Özünde, Oakland'da benim yaşadığım yerin yakınında çok çeşitli restoranlar var. | TED | في الأساس هناك كل أنواع المطاعم في أوكلاند، قرب بيتي |
Kitapta ele aldığımız bunun gibi çok çeşitli örnekler var. | TED | لذا هنالك كل أنواع الأمثلة المشابهة لذلك نمر عليها خلال الكتاب |
Bunun cevabı için küçük ama büyüyen bir grup genç araştırmacıya ulaştım, yapay zekâyla ilgili temel alan araştırmaları yapmışlardı ve çalışmaları çok çeşitli alanları kapsıyordu; mesela startup'lar poliçeler, yatırım bankacılığı ve çevrimiçi eğitim. | TED | لمعرفة ذلك، تواصلت مع مجموعة صغيرة ولكن متزادية من الباحثين الشباب الذين قاموا بدراسات على أرض الواقع متعلقة بأعمال تتضمن الذكاء الإصطناعي. في أوساط متنوعة جدا مثل الشركات الناشئة، في الحفاظ على الأمن، الخدمات المصرفية الاستثمارية والتعليم عبر الإنترنت. |
Metalürji, cam, seramik yapımı, parfümeri, boyama, silah imalatı gibi çok çeşitli konularla ilgilenen, günümüze ulaşmış, abartısız binlercesi vardır. | Open Subtitles | هناك الآلاف التي تتعامل مع مواضيع متنوّعة كعلم المعادن وصنع الزجاج وصنع البلاط والصباغة والعطارة والأسلحة |
çok çeşitli zevklerin vardı. | Open Subtitles | أردت تجريب الصنف بأكمله. |
Bu insanlara çok çeşitli kötülük ve fesatlık yaptılar. | Open Subtitles | قاموا بأشكال متعددة من الخراب و الأذى لهؤلاء الناس |
Bu durum, çok çeşitli gerginliklere, çok çeşitli rahatsız edici dinamiklere sebep oluyor. | TED | ينتج عن هذا كل أنواع التوترات، كل أنواع التفاعلات التي تبعث على القلق العميق. |
Daha sonra, zaman geçtikçe, okyanuslar çok çeşitli deniz canlılarına mekan olmaya başladı. | Open Subtitles | بعد ذلك ، تعاقبت الأجيال و بدأت المحيطات تنتشر و تنتشر معها كل أنواع المخلوقات المائية |
Bundan dolayı orman kontrolsüzce büyüyüp çok çeşitli bir yaşamı destekliyor. | Open Subtitles | و هذا هو ما يجعل الغابات تنمو بلا توقف و أيضاً يدعم كل أنواع الحياة هنا |
Enstitüye yararı olan çok çeşitli şeyler var. | TED | وهناك كل أنواع الرّبح للمؤسسة. |
Aslında, Arapça adlar, birçok Ortaçağ Avrupa metininde; harita yapma, optik ve tıpta olduğu gibi çok çeşitli konularda ortaya çıkar. | Open Subtitles | في الحقيقة، ظهرت أسماء عربيّة في العديد من النصوص الأوروبية في القرون الوسطى في مواضيع متنوّعة كرسم الخرائط والبصريّات والطب |
çok çeşitli zevklerin vardı. | Open Subtitles | أردت تجريب الصنف بأكمله. |
Yol kenarına yerleştirilmiş patlayıcılar çok çeşitli olabilir. | Open Subtitles | أجهزة التفجير على جوانب الطريق تأتي بأشكال متعددة |