| Uyandığında, çok şanslı bir adam olduğunu düşündüğümü söyleyin ona. | Open Subtitles | حسناً,عندما يستيقظ أخبريه أنى أظنه رجل محظوظ جداً |
| Greg çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | جريج رجل محظوظ جداً |
| - Sherlock Holmes, çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | -و (شارلوك هولمز) رجل محظوظ جداً |
| ...ve inanıyorum ki nişanlın senin gibi inanılmaz bir kadınla evlendiği için çok şanslı bir adam olacak. | Open Subtitles | وأعلم أن خطيبك رجل محظوظ للغاية ليتزوج امرأة رائعة مثلك |
| O, çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | إنه رجل محظوظ للغاية. |
| çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | إنه رجل محظوظ للغاية. |
| Ben çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | بين رجل محظوظ جدا |
| Todd Voight çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | تود فويت رجل محظوظ جدا |
| - Köcan çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | . زوجك هو رجل محظوظ جداً ! |
| Bay Fowler çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | السيد (فاولر) رجل محظوظ للغاية |
| Ana, lütfen Bay Jarvis'e çok şanslı bir adam olduğunu söyle. | Open Subtitles | أنا، من فضلك اخبرى سيد (جارفيس) انه رجل محظوظ جدا |
| Evet, Chris çok şanslı bir adam. | Open Subtitles | كريس رجل محظوظ جدا. هم. |