| Hemen şuranın ilerisinde kafanda bir çuvalla... seni meydana itmişlerdi. | Open Subtitles | هناك حيث دفعومكِ من الغابة بكيس يغطي وجهك |
| Burası da kafanda bir çuvalla seni seni ortaya çıkarttıkları yer. | Open Subtitles | هناك حيث دفعوكِ من الغابة بكيس يغطي وجهك |
| Yüzümü kaynak balmumuyla yıkar, kendimi çuvalla keselerim. | Open Subtitles | أنـا أغسل وجهـي في شمـع مغلي # # أنـا أحك نفسي بكيس من الخيش |
| Sonunda anladım ki star olmanın getirilerinden bir tanesi de çuvalla paran olması. | Open Subtitles | لقد اتضح أن أحد ميزات أن تصبح نجما هي أن تحصل عل مالٍ وفير |
| çuvalla parası var. | Open Subtitles | لديها مال وفير |
| çuvalla paramız var. | Open Subtitles | لدينا مال وفير |
| Yüzümü kaynak balmumuyla yıkar, kendimi çuvalla keselerim. | Open Subtitles | أنـا أغسل وجهـي في شمـع مغلي # # أنـا أحك نفسي بكيس من الخيش |