| ölüyle iletişim kurarken yapmamız gereken tek şey, kendimizi doğru frekansa ayarlamaktır. | Open Subtitles | إن الأمر عبارة عن ضبط أنفسنا على التردد الصحيح للوصول لاستحضار الميت |
| Kendimi bir ölüyle konuşurken ve zikrettiği her kelimeye inanmak isterken buldum. | Open Subtitles | في حين وجدتُ نفسي متحدثاً إلى الميت ورغبة بتصديق كل كلمة يقولها |
| Ayini yapan, ölüyle bağ kurmak için onun giysilerini de giyer. | Open Subtitles | هو قد يرغب أيضا أن يلبس ملابس الرجل الميت لخلق الرابطة بينهم. |
| Uşaklarla ilgilenmiyorum. Sadece ölüyle alakası olanlarla ilgileniyorum. | Open Subtitles | فأنا ليس لدي أي إهتمام بالخدم فقط هؤلاء من لهم صلة حقيقية بالرجل الميت |
| Anlıyor musun? ölüyle temas kurmama gerek yok. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة لإن أتصل بالموتى |
| ölüyle iletişime geçmeyi deneyebilir miyiz, lütfen? | Open Subtitles | أيمكننا محاولة استحضار الميت الآن، من فضلكِ؟ |
| Yine de ölüyle gidip konuşacağım. | Open Subtitles | بالرغم من هذا، سآخذ وعداً من الرجل الميت |
| Tamam, bir ölüyle konuşuyor. | Open Subtitles | انت صديقي حسنا, حسنا, الآن هو يتحدث لصديقه الميت |
| Bu ölüyle mi bırakacaksın beni burda? | Open Subtitles | فقطهكذا,لايُمكنكأنتتركنيّهنامعهذاالحقير الميت. |
| Bağlantıda olduğun yaşayan ölüyle ilgili. | Open Subtitles | بشأن مسالة الحي الميت التي تربطك صلة به. |
| Kendimi bir ölüyle konuşurken ve zikrettiği her kelimeye inanmak isterken buldum. | Open Subtitles | في حين وجدتُ نفسي متحدثاً إلى الميت ورغبة بتصديق كل كلمة يقولها قال : |
| Siz bu ölüyle neler yapıyordunuz böyle? | Open Subtitles | بهذا الجسم الميت على كل الأحوال ؟ |
| Başka bir ölüyle buluştu. | Open Subtitles | وألتقى . بذلك الميت الأخر فيها |
| Şimdi bir ölüyle konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | و الآن أريد التحدث مع الميت |
| O ölüyle konuşur : | Open Subtitles | كلام الميت إليه: |
| ölüyle ne yapacağız? | Open Subtitles | ماذا نفعل بالموتى ؟ |
| ölüyle konuşmak için kızımı kullanmışsın! | Open Subtitles | ! أن تستخدم أبنتي لتتصل بالموتى |