| Pekala ,o halde önceden olduğu gibi sadece manevi destek için buralarda olacağız. | Open Subtitles | حسنا سنكون في جوارك من أجل الدعم المعنوي كما في السابق |
| Ben sedece önceden olduğu gibi dövüşüyorum. | Open Subtitles | أنا أقاتل فقط كما في السابق |
| Onun söylediği gibi yüzüyorduk sonra önceden olduğu gibi aniden ortadan kayboldu. | Open Subtitles | كما قالت هي، ذهبنا للسباحة... ثم اختفى. رحل، كما حدث من قبل |
| Her şeyin önceden olduğu gibi olmaya başladığını görüyorum. | Open Subtitles | لقد تبدى لى كل شئ كما حدث من قبل |
| - önceden olduğu gibi olmasını istemiyorum adamım. Onu istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن تعود الأمور إلى سابق عهدها يا رجل، بل أريدها هي. |
| önceden olduğu gibi her şey yoluna girecek. | Open Subtitles | ستعود الأمور إلى سابق عهدها. |