| Yarın özel jetiyle Paris'e uçuyoruz. | Open Subtitles | غداً , سنذهب الى باريس في طائرته الخاصة |
| özel jetiyle gidiyoruz. | Open Subtitles | سنذهب على طائرته الخاصة |
| Yani çevreye bu kadar önem verdiği için sırf bu toplantıya gelmek amacıyla özel jetiyle yüzlerce kilometre geldi diyorsun? | Open Subtitles | السيد (لايمر) قطع كل هذه المسافة على طائرته الخاصة ليراك |
| Bu sabah özel jetiyle ayrıldı. | Open Subtitles | لقد ذهب بطائرة خاصة في هذا الصباح |
| Bu adam özel jetiyle beni Hollywood'a götürecek. | Open Subtitles | هذا الرجل سيأخذني إلى (هوليوود) بطائرة خاصة. ماذا؟ (هوليوود)! |
| Bu sabah Royce Global'ın özel jetiyle geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | هذا الصباح على متن طائرة خاصة بشركة "رويس العالمية" |
| Beni özel jetiyle götürüyordu ve ben kızı bulunca, paraşütle atladım çünkü eğer o JD ise, ben de JD'nin oğluyum. | Open Subtitles | . كان يأخذنى فى طائرته الخاصة , لكن عندما أكتشفت ذلك . قفزت فى منتصف الهواء , ( فإذا كان هو ( جى دى . ( فأنا إبن ( جى دى |
| Geçen hafta özel jetiyle İsveç'ten ayrılıp Paris'e indiğini teyit edebilirim. | Open Subtitles | يمكنني التأكيد أنه غادر السويد على متن طائرة خاصة وقد هبطت في "باريس" الأسبوع الماضي |
| - Sonra da özel jetiyle gidecekmiş. | Open Subtitles | سيسافر بعد ذلك على متن طائرة خاصة |