"özerk" - Traduction Turc en Arabe

    • مستقلة
        
    • الذات
        
    • الذاتية
        
    • الحكم الذاتي
        
    • ذاتية التحكم
        
    • ومستقلة
        
    • يحكمها سكّانها
        
    • والمركبات
        
    • الروبوتية
        
    • ذات السيادة
        
    200 tane kapalı devre kamera sistemiyle 7 gün 24 saat kamerayla gözetlenen, 18 metrelik duvarla çevrilmiş, Roma'nın ortasında 4400 kilometrekarelik özerk bir bölge. Open Subtitles ولاية مستقلة بمساحة 109 هكتار في وسط روما محاطه بستين قدما من الاسوار مراقبه اربع وعشرون ساعة طوال الاسبوع باكثر من مائتي كاميرا مغلقة الدوائر
    Sanırım onu, dairemizi özerk bir ülke ilan etmeye çalıştığı zamanlarda yapmıştı. Open Subtitles أظنه حول الوقت الذي حاول به إعلان أن شقتنا أمة مستقلة
    özerk kısmi objeden kurtulmanın tek yolu, ...bu objenin kendisi haline gelmektir. Open Subtitles الطريقة الوحيدة للتخلص من الذات المستقلة هو أنك تستوعبها وتصبح أنت هي
    Bu hala açık ve sivil toplumumuzu koruyorken özerk araç ve uçakların kullanımından yararlanmamıza izin verir. TED إنها تسمح لنا من استخدام المركبات الذاتية والطائرات بدون طيار للحفاظ على مجتمعنا المدني.
    Bunun özerk yönetim unsurları olduğunu hatırlamaya başlarız. TED نبدأ نتذكر أن هذه الأشياء هي الحكم الذاتي.
    İnsanoğlu hakkındaki ölüm kararlarını kendi başlarına veren tamamen özerk robot silahlar hakkında konuşuyorum. TED أنا أتحدّث عن أسلحة روبوتية ذاتية التحكم تماما تقوم باتّخاذ قرارات قاتلة للبشر وحدها.
    akıllı ve özerk olacaklar fakat virüsler yada bakteriler gibi örneklenecek geniş hasar potansiyeline sahip olacakalar Open Subtitles وستكون ذكية ومستقلة ذاتيا ولكنها مثل الفيروسات و البكتيريا متشابهين تماما ستكون لديهم القدرة على تحقيق ضررا بالغا
    Tamamıyla farklı sinir sistemleri ve özerk düşünme uzantıları, yumuşak malzemelerden yapılmış esnek robotlar geliştirmek için yeni araştırmalara ilham kaynağı olmuştur. TED فالجهاز العصبي المختلف جذرياً والأطراف مستقلة التفكير ألهمت أبحاث جديدة في مجال تطوير روبوتات مرنة مصنوعة من مواد لينة.
    Bu tamamıyla özerk, kendi iradesiyle yetişmiş doğa. TED هذه طبيعة مستقلة وبرية من تلقاء نفسها.
    "nihayetinde eyalet olması amacıyla, güzelim... "topraklarımızın özerk bir bölge olarak... Open Subtitles لضم هذه التلال التي نعشقها إلى (أمريكا) على أنها أراض مستقلة
    Fakat kafamızın karışmasına neden olan bu bir kaç saniyelik görüntüde, ...'Kısmi özerk Obje'nin kabusvari boyutuyla karşı karşıya geliriz. Open Subtitles ولكن للحظات قبل معرفة ذلك يتملكنا نوع من الارتباك حيث واجهنا هذا البُعد الكابوسي لذلك الذات المستقلة
    Bedenimizde, bu 'Kısmi özerk Obje' rolüne en çok uyan parça bir yumruk, ya da bir eldir. Open Subtitles ربما الممثل الأفضل لهذا المفهوم من أعضاء الجسد والذي يتناسب مع دور الذات المستقلة القبضة، أو بمعنى أصح، اليد
    Bir, cephane yarışı ve ölümcül özerk silahları bırakmalıyız. TED أحدها هو أنه يجدر بنا تجنب سباق التسلح والأسلحة الذاتية القاتلة.
    ve başarılı oldular. Ve aynı düşünceyle çoğu YZ araştırmacısı ölümcül özerk silahları kınayıp yasaklamak istiyor. TED وبنفس الفكر، يريد باحثو الذكاء الاصطناعي إدانة وحظر الأسلحة القاتلة الذاتية.
    Kürdistan'da Kuzey Irak özerk bölgesi Sağlık Bakanı. TED وزير الصحة فى منطقة الحكم الذاتي الشمالية فى العراق، في كردستان.
    Japonya özerk Bölgesi kurulsaydı, Kara Şövalyeler yok olurdu. Open Subtitles إذا إقيمت ارض الحكم الذاتي لليابان منظمة الفرسان السود كانت ستنهار
    özerk robot silahlar çok fazla gücü çok az elde topluyor ve onlar demokrasiyi tehlikeye atacaklar. TED الأسلحة الروبوتية ذاتية التحكم تركز السلطة في أيدي قليلة جداً، وإنها ستهدد الديمقراطية نفسها.
    Makine'yi açık tutup strateji geliştirmesine proaktif ve özerk olmasına izin verirsek bizimle birlikte savaşmasına izin verirsek neler yapabileceğini bir düşün. Open Subtitles ان تركنا الألـة مفتوحة وسمحنا لها بوضع أستراتيجية وأن تكون فعالة ، ومستقلة تخيل ماذا يمكنها ان تفعل
    özerk bir bölge. ILİD yok. Open Subtitles {\fnArabic Typesetting}منطقة يحكمها سكّانها ولا سيادة لـ"داعش " بها
    Robot silahlar üzerinde uluslararası bir anlaşmaya sahipsek hala kendimizi yasa dışı robot silahlara karşı korurken özerk uçak ve araçlardan nasıl yarar sağlayacağız? TED إذا كان لدينا معاهدة دولية لحد الأسلحة الروبوتية، كم من الفوائد التي سنحصل عليها من الطائرات بدون طيار والمركبات والتي ما تزال توفر حماية لنا ضد الأسلحة الروبوتية غير المشروعة؟
    Şimdi, sorumluluk ve şeffaflık temsili meclisin iki temel taşıysa, özerk robot silahları ikisini de sarsabilir. TED الآن إذا كانت المسؤولية والشفافية وهما من الركائز الأساسية لحكومة منتخبة، فإن الأسلحة الروبوتية تعمل على تقويضهما
    Ve bu özerk eyaletin kanun yapıcıları, bu zehir işportacılarının kâh kitaplarda, kâh şişelerde satmaya çalıştıkları ürünleri etiketleme dayatmalarına karşı akıl sahibi davrandı. Open Subtitles و إن السلطة التشريعية لهذه الدولة ذات السيادة لديها الحكمة للمطالبة بأن تجار السموم ، سواء فى زجاجات أم فى كتب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus