|    Ben bu şirketin asıl iş politikası olan kaliteli kozmetikler üretimine sadık kalacak olanları destekliyorum.    | Open Subtitles |     أنا أدعم أولئك الذين يبقون مخلصين الى سياسة العمل الاصلية ، لهذه الشركة . و هي انتاج مستحضرات تجميل ذاتِ جودة عالية    | 
|    Tasarılarımın üretimine hemen geçebileceğiz.    | Open Subtitles |     يمكننا البدء في انتاج الفساتين بدءً من الآن.    | 
|    Tedavinin toplu üretimine geçilecekti ki bazı sorunlar baş gösterdi.    | Open Subtitles |     مشروع انتاج واسع العلاج كان على قدم وساق ثم وقعنا في بعض المشاكل    | 
|    İşin doğrusu, bir arabanın üretimine dahil olan insan sayısı robotlar ve otomasyondaki artışa rağmen çok az değişiklik gösterdi.     | TED |     والواقع، أن مجموع العاملين في إنتاج سيارة واحدة قد تغير بشكل طفيف فقط في العقود الأخيرة، رغم تواجد الآليين والأتمتة.     | 
|    Böyle bir çok düşünce Airstream için römork üretimine geçti.     | TED |     كثير من هذه الأفكار وصلت إلى إنتاج مقطورات الإير ستريمر     | 
|    Teknoloji yemek üretimine daha çok dahil oldukça yemeğin daha güvenli olacağını sanırsınız, daha kirli değil.    | Open Subtitles |     والمزيد والمزيد التكنولوجيا ويجري تطبيقها لإنتاج الغذاء انت تظن انها معاناه    | 
|    Çalışmalarının tekrar üretimine çalışırken karşılaşılan sorunlar hakkında.    | Open Subtitles |     عن المشاكل التي وجدت حلول لها محاولة انت تعيد انتاج اعماله    | 
|    Evet, biranın içerisindeki mayaların süt üretimine yardımcı olduğunu söylüyorlar.    | Open Subtitles |     يقولون ان خميره الجعه تساعد في انتاج اللبن    | 
|    Belki hayatında bir kez bile otlak görmemiş çiftlik hayvanları, daha günlük rutin yaşamlarına bile başlamadan et üretimine kurban oluyorlar.    | Open Subtitles |     الدورة الحياتية للماشية فأكثر هذه الحيوانات لم تسنح لها الفرصة لزيارة المروج صناعة اللحوم باتت أسرع من انتاج تربية الماشية    | 
|    Bu felaket Dünya'da en çok tüketilen ve üretilen hurma yağının Borneo'da üretimine karar verilmesiyle ortaya çıktı.    | Open Subtitles |     هذه الكارثرة نفذت فقط لإنتاج زيت النخيل بوربيو" تحتل أول مرتبة في العالم في انتاج الزيوت    | 
|    Bazı bakteriler bizim için iyidir; yiyecekleri sindirmemize ve antibiyotik üretimine yardımcı olurlar.     | TED |     بعض البكتريا جيدة لنا؛ تساعدنا على هضم الطعام أو إنتاج الأجسام المضادة.     | 
|    Konut ve tüketim malları üretimine daha fazla kaynak ayırdı.    | Open Subtitles |     سخّر موارد أكثر لخطوط إنتاج المواد الإستهلاكية والمنزلية    | 
|    Yeni marka üretimine geçmek için yeterli üzüm suyunu buldum.    | Open Subtitles |     لدي عصير كافي حتى نبدأ عملية إنتاج مزيجنا الجديد    | 
|    Sonra yeniden yükselişe geçer ancak bu sefer öyle bir noktadayızdır ki artık ucuz enerji üretimine olanak kalmamıştır.    | Open Subtitles |     هذا هو موقفنا الان. ثم تبدأ بالنهوض مجدداً و لكن ما لدينا الان هي المرحلة حيث لن تكون هناك قدرة على إنتاج طاقة رخيصة.    | 
|    Bunu yok edersek sahte gümüş üretimine son veririz.    | Open Subtitles |     إذا دمرنا هذا، ستكونُ نهاية إنتاج الفضة المُزيفة.    | 
|    Düşük zenginleştirilmiş uranyum üretimine, santrifüj üretimine ve bunların kurulumuna    | Open Subtitles |     بدأوا في إنتاج اليورانيوم المنخفض التخصيب وإنتاج المزيد من أجهزة الطرد المركزي وتركيبها    | 
|    Windazol'ün en kısa sürede seri üretimine başlamaya çalışıyoruz.    | Open Subtitles |     نحن نحاول البدء في الإنتاج وإعادة تفعيل الاجهزه لإنتاج العقار    | 
|    Güncel ciromuz gösteriyor ki yeni tasarımlar geliştirmeli ve en kısa zamanda bunların üretimine başlamalıyız.    | Open Subtitles |     مع صورة البابا عليها اليوم التغيّر البابوي، يتطلّب تصميمًا جديدًا ونحن بعد ذلك سنبدأ بأسرع ما يمكن لإنتاج    |