| Ofisimden çıkarken gayet aklı başında idi. şüphelenmek için bir neden yoktu | Open Subtitles | كان متماسكا تماما عندما غادر مكتبى ولم يكن لدى أي سبب للشك |
| Ofisimi terk ederken tamamen tutarlı davranıyordu. şüphelenmek için hiçbir sebep yoktu. | Open Subtitles | كان متماسكا تماما عندما غادر مكتبى ولم يكن لدى أي سبب للشك |
| Polisin seni yakalamamasının tek nedeni, senden şüphelenmek için bir sebebleri olmamayışıdır. | Open Subtitles | السبب الوحيد أن الشرطة لم تمسك بك بعد هو أنه ليس لديهم سبب للشك بك |
| - Söylemesi kolay ama benim işim herkesten şüphelenmek. | Open Subtitles | ذلك سهلُ لَك أَنْ يَقُولَ، لكن شغلَي أَنْ يَتوقّعَ كُلّ شخصَ. |
| Ondan şüphelenmek için başka bir sebebiniz var mı? | Open Subtitles | هل لديك أي أسباب أخرى لتشك بها؟ |
| Senden şüphelenmek için sebeplerimiz vardı. | Open Subtitles | كان لدينا اسباب للاشتباه بك |
| Yani her şeyden, herkesten şüphelenmek. | Open Subtitles | الشك في الجميع ، وفي كل شيء |
| Bize köstebeğin sen olduğu söylendi fakat şüphelenmek için yeterince sebebimiz var. | Open Subtitles | نحن أخبرنا بأنك كنت الجاسوس , لكن لدينا سبب للشك |
| Hiç görmediğim biri ve şüphelenmek için sebebim var, hem avantaj da henüz bizde. | Open Subtitles | شخصٌ لم يُقابلني من قبل أبداً ، و لكن لديه سبب يدعو للشك فبرغم هذا إذاً نحن من سيكون له الأفضلية تجاه ذلك |
| Turkanalılardan şüphelenmek için sebep yok, Albay. | Open Subtitles | لا يوجد داعي للشك فى الـ"توركانا" , أيها اللواء |
| Bu içgüdüden şüphelenmek için bir sebebin var mı? | Open Subtitles | هل لديك اي سبب للشك في هذا الإحساس؟ |
| Bir zamanlar para çaldığından şüphelenmek | Open Subtitles | للشك في أن لك مرة واحدة سرق المال |
| şüphelenmek için sebeplerin vardı. | Open Subtitles | أعنى ، كان لديكى سبب للشك فى |
| Şimdi şüphelenmek için nedenimiz var. | Open Subtitles | الآن ، لدينا سبب للشك |
| O zaman senden şüphelenmek için nedenimiz var. | Open Subtitles | لِذا لدينا سبب للشك بكِ. |
| Ondan şüphelenmek için hiçbir neden yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك أي سبب للشك فيها |
| Ama benim işim herkesten şüphelenmek. | Open Subtitles | لكن شغلَي أَنْ يَتوقّعَ كُلّ شخصَ. |
| Dan'in Frank Sutter'dan şüphelenmek için gerekçesi olsaydı o zaman bu durumda tutuklarken çok büyük güç kullanmak için iyi bir nedeni de olurdu. | Open Subtitles | إذا كان لدي (دان) مبرر للاشتباه بأن (فرانك سوتر) فعل ذلك فهو إذاً يملك سبباً وجيهاً لاستخدام القوة الساحقة في الإعتقال |
| Birbirimizden şüphelenmek nafile. | Open Subtitles | الشك في بعضنا أمر غير مجدي. |