| Bunca yıldan sonra hâlâ beni şaşırtmaya devam ediyorsun. | Open Subtitles | بعد كل هذه السنين ، تستمري في مفاجأتي |
| Yüzbaşı Connolly, beni şaşırtmaya devam ediyorsunuz. | Open Subtitles | أيّها النقيب (كونولي)، أنت تستمر في مفاجأتي |
| Kepner, beni şaşırtmaya devam ediyorsun. O zaman tebrikler. | Open Subtitles | (كيبنر)، أنتِ تواصلين مفاجأتي. تهانينا. |
| Bu kasabadakiler beni şaşırtmaya devam ediyor. | Open Subtitles | الناس في هذه البلدة أنهم يفاجئونني مرة بعد مرة. |
| Evet, ölümü aldatma kabiliyetin beni şaşırtmaya devam ediyor. | Open Subtitles | قدرتكَ لخَدْع الموتِ في كل مناسبة أبداً لا يَتوقّفُ عن التَعَجُّب. |
| Tutatis aşkına, onun sihirli iksir kazanına düştüğünü biliyorum ama o beni sürekli şaşırtmaya devam ediyor... | Open Subtitles | بحق توتاتيس ، انا اعرف أنّه سقط في قدر الجرعة السحرية لكنّه لن يتوقّف عن إدهاشي |
| Beni şaşırtmaya devam ediyorsun. | Open Subtitles | تستمرين بمفاجأتي |
| Ne var biliyor musun? İnsanlar beni şaşırtmaya devam ediyor. | Open Subtitles | أوتعلمين ماذا لا يزال الناس يفاجئونني |
| Scott ne kadar akıllı olsa da onunla bu kadar kolay dalga geçilebilmesi beni şaşırtmaya devam ediyor. | Open Subtitles | ذكي كسكوت، هو أبداً لا يَتوقّفُ عن إدْهاشي كَمْ سهل هو أَنْ يُخرّبَه. |
| Son yedi senedir, Hindistan, Çin, Afrika ve Güney Amerika'dan yüzlerce girişimciyle tanıştım ve beni şaşırtmaya devam ediyorlar. | TED | في السبع سنوات الماضية، التقيت ودرست المئات من رجال الأعمال في الهند والصين وأفريقيا وأمريكا الجنوبية، وهم يستمرون في إدهاشي. |
| Tüm bu yeteneklerinle beni şaşırtmaya devam ediyorsun. | Open Subtitles | لن تتوقف أبدا عن إدهاشي بمواهبك |
| Beni şaşırtmaya devam ediyorsun. | Open Subtitles | يمكنكِ هذا! ، تستمرين بمفاجأتي |