"şey bilmiyorlar" - Traduction Turc en Arabe

• يعلمون شيئاً
• يعرفون شيئا
• يعرفون شيئاً
• يَعْرفونَ شيءَ
• يعرفون شئ
• يعرفون شيء
• يعرفون شيئًا
• ليس لديهم فكرة
• لايعلمون أي
• لا يعرفون أي شيء
• لا يعلمون شيئا
• لا يَعْرفونَ
• إنهم لا يعرفون

Ayrıca, büyü ve cadılar hakkında hiç bir şey bilmiyorlar.
و بالإضافة ، إنهم لا يعلمون . شيئاً عن الساحرات أو السحر

Ama sonra hiçbir şey, tamamen hiçbir şey bilmiyorlar.
لكنهم فعلياً لا يعلمون شيئاً .. لا شيء مطلقاً

Beklenmedik bir şey gerçekleşmeden önce, hiçbir şey bilmiyorlar.
لا يعرفون شيئا حتى قبل أن توشك الحالة غير المتوقعة على الحدوث.

İnsanlar her şeyi bildiklerini zannediyor. Ama hiç bir şey bilmiyorlar.
يعتقد الناس أنهم يعرفون كل شيء لكنهم لا يعرفون شيئاً

Hiçbir şey bilmiyorlar.
انهم لا يَعْرفونَ شيءَ.

O ve Petracles Ambrosia ile ilgili hiçbir şey bilmiyorlar.
هو و(بتركليس)لا يعرفون شئ عن (امبروشيا)0

Bunu yap ama nazik ol çünkü hiçbir şey bilmiyorlar.
بالطبع, و عندما تكلمينهما, كوني لطيفة لأنهم لا يعلمون شيئاً عن هذا الأمر- !"ماري"-

Hiç çünkü bir şey bilmiyorlar.
...إنهم لا يشعرون بشيء لأنهم لا يعلمون شيئاً

Hiç bir şey bilmiyorlar. Oraya çıkıp o yumrukları onlar yemedi.
لا يعرفون شيئا لم يكونوا هناك ، يتلقون اللكمات

Geçen sene bir şey oldu, onun hakkında bir şey bilmiyorlar.
حدث شيء في العام الماضي ، انهم لا يعرفون شيئا عن ذلك.

Hakkında hiçbir şey bilmiyorlar, hatta neye benzediğini bile.
كانوا يعرفون شيئا عنها، ولا حتى ما بدا انها مثل.

Ya da içinde doğuyorlar ve başka hiçbir şey bilmiyorlar.
أو أنهم قد تربّوا فيها, ولا يعرفون شيئاً غيرها.

Bunu yapacaksan, bir şey bilmiyorlar demektir.
إن كنت ستفعل ذلك، فهذا يعنى أنهم لا يعرفون شيئاً

Gergin görünüyorlar ama bir şey bilmiyorlar.
أنهم مضطربين مثل القطط ولكنهم لا يعرفون شيئاً

Hiçbir şey bilmiyorlar.
لا يَعْرفونَ شيءَ.

Hiçbir şey bilmiyorlar.
هم لا يعرفون شئ.

Bu insanlar masum. Bir şey bilmiyorlar.
قومي أبرياء، إنهم لا يعرفون شيء

Hiçbir şey bilmiyorlar mı?
لا يعرفون شيئًا بشأن ذلك الصدد؟

Neler olup bittiği konusunda bizden daha çok şey bilmiyorlar.
أوه، ليس لديهم فكرة أخرى عما يحدث هناك مثلنا تماما

"Onlar benim hakkımda herşeyi b ildiklerini sanıyorlar Fakat hiçbir şey bilmiyorlar.
يعتقدون أنهم يعرفون كل شيء عني لكنهم في الحقيقة لايعلمون أي شيء

Herkes bir şey biliyormuş gibi konuşuyor, ama hiçbir şey bilmiyorlar.
الناس تحاول وضع تفسير لما يحدث لكنهم لا يعرفون أي شيء

Onun hakkında hiçbir şey bilmiyorlar. Nereye gittiğini de bilmiyorlar!
لا يعلمون شيئا عنها لا يعلمون إلى أين تتجه

Hiçbir şey bilmiyorlar. Sadece konuşmaya gelmişler.
إنهم لا يعرفون شيئا لقد جاؤا لأجل التحدث وحسب