| Biraz önce evliliğimizle ilgili her anıma yaptığın şeyin aynısını. | Open Subtitles | نفس الشيء الذي فعلته لكل ذكرياتي من زواجنا |
| Bana yapacağın şeyin aynısını. Beni aptal sanıyorsun. | Open Subtitles | نفس الشيء الذي كنتِ ستفعلينه أكنتِ تعتقدين أنني غبية ؟ |
| Şu anda yaptığın şeyin aynısını yapabilirsin, yalnızca denizde olacaksın. | Open Subtitles | ويمكنكِ فعل نفس الشيء الذي تفعلينه الآن، لكنه على ضفاف البحر. |
| Bilmem, sanırım sizin yaptığınız şeyin aynısını yapıyordum. | Open Subtitles | لا أعرف ... أظن انني كنت أفعل نفس الشئ الذي كنتم تفعلونه |
| Hayır, sana olan bir şeyin aynısını bir adama yapmaktır. | Open Subtitles | كلا، وإنما هي القيام بنفس الشيء الذي فعله بك شخص ما. |
| Benim hayatımı yaşasaydın, şimdi yaptığım şeyin aynısını yapardın. | Open Subtitles | إنْ عِشتَ حياتي، لفعلتُ تمامًا ما فعلته. |
| Senin yaptığın şeyin aynısını kayıp bir kalp arıyorum. | Open Subtitles | نفس الشيء الذي تفعلينه هنا أبحث عن قلب مفقود |
| Yıllardır dediğiniz şeyin aynısını deyip duruyorum. | Open Subtitles | الأمَر فقَط، لسنوات، كنُت أقول نفس الشيء الذي قُلته للتو. |
| - Senin yapmaya çalıştığın şeyin aynısını. | Open Subtitles | نفس الشيء الذي كنت على وشك فعله |
| Senin bulduğun şeyin aynısını biz de bulduk. | Open Subtitles | وجدنا نفس الشيء الذي وجدته |
| Tanıyorum, polislere söylediğim şeyin aynısını size de söyleyeyim. | Open Subtitles | أجل، أعرف (بوتش) وسأخبرك نفس الشيء الذي أخبرته للشرطة، |
| Sana yapacağım şeyin aynısını. | Open Subtitles | نفس الشيء الذي سأفعله بك |
| Benim söylediğim şeyin aynısını söylüyorsun. | Open Subtitles | أنت تقول نفس الشئ الذي قولته |
| Sana kızıma söylediğim şeyin aynısını söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأخبركِ بنفس الشيء الذي قلته لابنتي |
| Bizim yaptığımız şeyin aynısını yapıyordu. | Open Subtitles | لقد يفعل تمامًا ما نفعله. |