| Şimdi ihtiyacımız hissedarlarda panik uyandıracak yeni bir başkan. | Open Subtitles | ما نحتاج إليه الآن هو رئيس جديد الذي سوف يلهم الذعر في المساهم. |
| Şimdi ihtiyacımız olan şey, ofis, birkaç avukat daha, | Open Subtitles | كل ما نحتاج إليه الآن هو المساحات المكتبية وبعض المحامين الإضافيين |
| Bizim Şimdi ihtiyacımız olan şey de bu. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا هو ما نحتاج إليه الآن. |
| - Şimdi ihtiyacımız olan şey özellikle Beth'ten bilgi almak. | Open Subtitles | ما نحتاجه الآن هو بعض المعلومات الخلفية ومعظهما من بيث |
| Tamam, Şimdi ihtiyacımız olan... | Open Subtitles | حسناً، كل ما نحتاجه الآن هو... |
| Evet ama Şimdi ihtiyacımız olan bu. | Open Subtitles | أجل، لكن هذا ما نحتاجه الآن. |
| Ona Şimdi ihtiyacımız var. | Open Subtitles | والشرطة تعود أخيراً لعملها، نحتاجها الآن |
| Havalandırılmışlardır. Şimdi ihtiyacımız olan şey, Hodgins'in Hawaii çiçeğini taşıyan bir çiçekçi. | Open Subtitles | حسناً ، كلّ ما نحتاج إليه الآن هو بائع زهور يسلّم الزهور التي من "هاواي" إلى (هودجينز) |
| Şimdi ihtiyacımız olan şeyi biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم ما نحتاج إليه الآن. |
| Bilgiye hemen Şimdi ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى معلومات، نحتاجها الآن |