"- samaritan" - Traduction Turc en Arabe

• السامري

- Samaritan bir ipucu bulamadı, efendim.
السامري لم يستطع العثور على الرصاص، يا سيدي.

- Samaritan'ın durdurulduğu gün.
اليوم الذي تم إيقاف فيه السامري.

- Samaritan'ı ne kadar çabuk aktif hâle getirebilirsin?
ما أسرع وقت يمكنك فيه تشغيل (السامري)؟ فورا

- Samaritan'la ilgili o kadar konuştuk ki artık nasıl bir şey olduğunu görme vaktin geldi diye düşündüm.
كنا نتحدث كثيرا جدا عن (السامري) أعتقد أنه أخيرا قد حان الوقت كي تراه

- Samaritan bu işi bizzat halletmek istedi.
لماذا لم يتم تفعيلي؟ (السامري) يريد تولي أمر هذه المسألة بنفسه

- Samaritan tüm dünyayı devirmek istiyorsa işlerin bu kadar kolay olmasına izin vermeyeceğim.
ان اراد (السامري) تدمير العالم بأكمله انا متأكدة انه لن يجعل هذا سهلاً.

- Makineyi anladık. - Samaritan'ı da anlayabiliriz.
نحن نفهم الآلة يمكننا فهم (السامري)

- Samaritan'ın bizi göremediğini sanıyordum.
-ظننتُ أنّ (السامري) لمْ يكن بإمكانه رؤيتنا .

- Samaritan barış görüşmeleri için hazır.
(السامري) مستعد لأجل محادثات السلام

- Samaritan Makine'yi bulmuş olabilir.
-أنّ (السامري) قد وجد (الآلة ).

- Samaritan radyo sunucusunun işini bitirdi.
- السامري) نال من مقدم الأذاعة) -

- Samaritan piyasayı ele geçiriyor.
(السامري) يطيح بالسوق.

- Samaritan mı?
السامري ؟

- Samaritan'dan endişe etmiyorum.
لست قلقًا بخصوص (السامري)

- Samaritan'ın fikriydi.
كانت فكرة (السامري)

- Samaritan'ın ajanları da öğrenmiş.
-عُملاء (السامري) تعلّموا ذلك أيضاً .

- Samaritan şehri yönetiyor.
(السامري) يدير المدينـة

- Samaritan piyasayı çökertiyor.
(السامري) يطيح بالسوق.

- Samaritan teröristi bulmuş.
(السامري) قد وجد الإرهابي.

- Samaritan'da bir hata mı oldu yani?
(السامري) أصيب بخلل؟