| Ayinde bulunan İsa gibi gözlerimizi değil de ağızlarımızı beslemektedir. | Open Subtitles | .وكأنه المسيح في القداس يطعم أفواهنا و ليس أعيُننا |
| ağızlarımızı konuşmak için kullanmadık pek. | Open Subtitles | نحن لم نكن نستخدم أفواهنا للتكلم في الحقيقة |
| Ellerimiz bağlı o yüzden ağızlarımızı kullanmamız gerekiyor. | Open Subtitles | أيادينا مقيدة لذا علينا أن نستخدم أفواهنا |
| Veya senin ellerinle yaptığın taze çorbalarla ağızlarımızı yakarız. | Open Subtitles | .أو يمكننا حرق أفواهنا على هذه الشربة .التي سنحضّرها أنا وانت من الصفر |
| ağızlarımızı kapatıp dinlemenin zamanı geldi. | TED | لقد حان الوقت لنغلق أفواهنا ونستمع. |
| Ama şifalı bitkilerin satılıp zengin olduğumuz zaman, ağızlarımızı açtığımızda dediğimiz tek şey "para, para, para". | Open Subtitles | ولكن بعد بيع الأعشاب بأغلى الأثمان وبعد أن أصبحنا أثرياء كل ما كنا نقوله عندما نفتح أفواهنا للكلام كان فقط المال المال المال |
| Mektuplarımızı sansürle, ağızlarımızı bantla. | Open Subtitles | راقب رسائلنا. كمّم أفواهنا. |
| # Dolduracağız ağızlarımızı tarçınla # | Open Subtitles | ♪ وسنعبي أفواهنا بالقرفة ♪ |
| # Dolduracağız ağızlarımızı tarçınla # | Open Subtitles | ♪ وسنعبي أفواهنا بالقرفة ♪ |
| Ama biz hiç ağızlarımızı açmadık,John. | Open Subtitles | ولكننا لم نفتح أفواهنا يا (جون) |