| - Başka birinin Cylon ajanı olarak suçlanması gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | .اعتقد ان اشخصا ما ايضا اظطر الي التورط كعميل للسيلونز |
| Bu benim hapisten sonraki ilk davamdı, saha ajanı olarak da son davam. | Open Subtitles | هذه أول قضية لي بعد خروجي من السجن آخر قضية لي كعميل ميداني |
| Bu sadece, saha ajanı olarak kalman gerektiğini ispatlar. | Open Subtitles | هذا يثبت أنه كان عليكِ أن تبقي كعميلة ميدانية |
| Ama Gizli Servis ajanı olarak değil. Depo ajanı olarak. | Open Subtitles | لكن ليس كعميلة للخدمات السرية بل كعميلة للمستودع |
| Buraya yalnızca FBI ajanı olarak gelmediğimi bilmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أنت يجب أن تعرف لست فقط هنا كوكيل مكتب تحقيقات فدرالي. |
| Her tarafta kendilerini Gizli Servisin ajanı olarak tanıtan adamlar vardı. | Open Subtitles | الرجال الذين يعرفون أنفسهم كعملاء الخدمة السرية في كل مكان |
| Beni pek iyi bir saha ajanı olarak görmediğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أمك لم تعرني أي اهتمام كعميل ميداني |
| - Bir Depo ajanı olarak hayatının uğraşını yıkıyor. | Open Subtitles | على ما يبدوا يقوم بمحو حياته المهنية كعميل للمستودع |
| MI5 ajanı olarak çalışmıyordu yani? | Open Subtitles | ألمَ كنتِ تتعاملين معه كعميل للمُخابرات البريطانية؟ |
| Size yazlık evinize gelen adamı sormak istiyordum hani şu kendini FBI ajanı olarak tanıtan adamı. | Open Subtitles | أردت أن أسألك عن الرجل الذي كان بمنزلك الشاطئي الشخص الذي عرّف نفسه كعميل لدى مكتب التحقيقات الفيدرالي |
| Kendini FBI ajanı olarak tanıtıp kızı arıyormuş. | Open Subtitles | لقد مرّ بهم مُعرفاً عن نفسه كعميل لدى مكتب التحقيقات الفيدرالي يبحث عن الفتاة |
| Bir federal hükümet ajanı olarak bu yerde bulduğum tüm marihuanaları alma hakkım var. | Open Subtitles | و كعميل فى الحكومة الفيدرالية أمتلك الحق لمُصادرة أى أو كل الماريجوانا على هذه المباني |
| Bir FBI ajanı olarak itirazını dile getirmen lazım. | Open Subtitles | كعميلة لدى الشرطه الفيدراليه عليك ان تفرضي صوت اعتراضك |
| Tamam, eğer ifademi bitirmeme izin verilirse- ...bir F.B.I. ajanı olarak, görevimin sorumluluklarını artık yerine getiremeyeceğim anlaşılacaktır." | Open Subtitles | حسناً, من فضلك دعنى أكمل إفادتي. "حيث أصبح غير ممكن القيام بواجبي كعميلة للـ إف بي أي." |
| - Ne için? Seni saha ajanı olarak değil, müdür olarak görmemin. | Open Subtitles | لي لأراكِ كمديرة و ليس كعميلة ميدانية |
| Önemli bir CIA ajanı olarak. | Open Subtitles | "كعميلة لدى مكتب الاستحبارات المركزية..." |
| Bulgularımızla birlikte H.G. Wells bir Depo ajanı olarak görevine geri getiriliyor. | Open Subtitles | فقط تم إعادة تنصيب (هـ ج ويلز) كعميلة للمستودع |
| H.G Wells, bir Depo ajanı olarak görevine yeniden getirilmiştir. | Open Subtitles | (هـ ج ويلز) تم إعادة تنصيبها كعميلة للمستودع |
| Kariyerine Çin MSS'inde istihbarat ajanı olarak başladı. | Open Subtitles | بدأ مهنته كوكيل للاستخبارات الصينية بأمن الدولة |
| Bir FBI ajanı olarak içeri sızmanı ve aleyhimdeki kanıtları yok etmeni istiyorum. | Open Subtitles | لكنّنا ما عندنا وقت كثير. أريدك أن تذهب سريّ كوكيل لمكتب التحقيقات الفدرالي... ويتلف الدليل ضدّي. |
| Bu jokerler kendilerini NSA ajanı olarak tanıtıp geçmeye çalıştılar. | Open Subtitles | مهرجان كانا يرقصان هناك فيما كانوا يحاولون التحايل علينا كعملاء الأمن القومي |
| FBI ajanı olarak... burda iddianızı savunacaksınız. | Open Subtitles | ستتخذون موقع الدفاع عن قضاياكم كعملاء فيدراليين |