| Ajan Fuller'ın eski karınla nişanlı olduğunu öğrendik. | Open Subtitles | لقد علمت للتو أن العميل فولر كان خطيب زوحتك السابقة. |
| Siz hala evliyken, Ajan Fuller'ın onunla ilişki yaşaması seni rahatsız etmedi mi? | Open Subtitles | هل كان يزعجك بإن العميل فولر كان في علاقة محرمة معها خلال فترة زواجها بك؟ |
| Daha önce belirttiğim gibi Ajan Fuller'ın bağlantısı gergindi, silahını çekti ve ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | كما صرحت سابقاً، صلة العميل فولر أصبح متوترا ، أخرج مسدسة، وبدأ بإطلاق النار. |
| Ben de ateş ettim ve yanlışlıkla Ajan Fuller'ı vurdum. | Open Subtitles | رردت إطلاق النار وبدون عمد أصبت العميل فولر. |
| Ajan Fuller, büyük bir kokain operasyonun parçasıydı. | Open Subtitles | العميل فولر كان جزء من عملية مخدرات كبيرة. |
| Ajan Fuller'la satın almayı yaptıktan sonra Teğmen Shaw tutuklama yapmadan bizi geri çekti. | Open Subtitles | بعد أن قمنا بأتمام العملية مع العميل فولر. قام الملازم شون بأيقافنا من عمل الاعتقال. |
| Ajan Fuller'ın D.E.A.'den olduğuna dair bir bilgin var mıydı? | Open Subtitles | هل قام بأخباركم بأن العميل فولر كان تابعا لوكالة مكافحة المخدرات والتبغ؟ |
| Baskın iptal edildikten sonra, Teğmen Shaw'u takip ettik Ajan Fuller'la başka bir satın alma işine yeltendiğini sandık. | Open Subtitles | بعد أن قام بإلغاء العملية، قمنا باللحاق بالملازم شون. إعتقدنا بأنها عملية شراء أخرى مع العميل فولر. |
| Ayrıca Ajan Fuller'ın müdürüyle konuştum. | Open Subtitles | أنني تحدثت أيضا إلى مشرف العميل فولر. |
| Ya da Ajan Fuller'in her söylediğine inanıyorsan eğer öyle bir şey olmayabilir de. | Open Subtitles | أو ربّما لا إذا ظننت كلّ ما يقوله العميل (فولر) صحيحًا |
| Ya da Ajan Fuller'in her söylediğine inanıyorsan eğer öyle bir şey olmayabilir de. | Open Subtitles | أو ربّما لا إذا ظننت كلّ ما يقوله العميل (فولر) صحيحًا |
| Hiç utanma Ajan Fuller. Hiç utanma. | Open Subtitles | لا تخجل حضرة العميل (فولر)، لا تخجل |
| Hiç utanma Ajan Fuller. Hiç utanma. | Open Subtitles | لا تخجل حضرة العميل (فولر)، لا تخجل |
| Ajan Fuller, efendim. | Open Subtitles | العميل (فولر)، سيّدي |