| Diyorum ki, Aku'nun şu yokedici kınkanat asalaklarından epeyce var. | Open Subtitles | حسناً، هناك العديد من النحل الخنفسائي المدمر التابع ل آكو |
| Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
| Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
| Büyük Aku'nun Ulaşamayacağı neye sahip olabilirsin ki? | Open Subtitles | مالذي يمكن أن يكون لديك؟ ولايستطيع العظيم آكو امتلاكه |
| Hile olmasa bile gizemli silahlar olmasa bile Aku'nun gücüne karşı koyamazsın. | Open Subtitles | حتى من دون خداع... بدون أسلحة صوفية... سوف تقع ضد سلطات أكو. |
| Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
| Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
| Ama babamın kılıcı ve dürüstlüğün sihriyle Aku'nun zorbalığını sonsuza dek yok edebilir ve köleleri serbest bırakabilirim. | Open Subtitles | لكن مع سيف والدي و قوة العدالة يمكنني إنهاء استبداد آكو إلي الأبد وتحرير كل من استعبدهم |
| Ve kılıcın büyüsüyle, Aku'nun şeytani güçleri toprağa aktarılıp onu sonsuza kadar kendi yarattığı çölde taşlaştırdı. | Open Subtitles | و بسحر السيف، غرزت قوى آكو الشريرة في الأرض فحبس إلي الأبد في تلك القفار القاحلة التي صنعها بنفسه |
| Seni isyankar budala. Kimse Aku'nun adamlarına saldıramaz. | Open Subtitles | أيها المتمرد الغبي، لا أحد يهاجم تابعي آكو |
| Oğlum Aku'nun tutsaklığından kurtulduğu o kaçınılmaz günden itibaren çok sene geçti. | Open Subtitles | ابني مرت سنوات عدة منذ حصول ذلك اليوم المشؤم عندما خرج آكو من سجنه |
| Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
| Pekala, eğer hikayelerden etkileniyorlarsa onlara Aku'nun, kalplerine bir kahraman olarak döndüğü bir-iki hikayem olacak. | Open Subtitles | حسناَ، أذا استجابوا للقصص لدي حكاية أو اثنتان ستحول آكو إلي بطل يأسر قلوبهم الصغيرة |
| Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
| Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
| Aku'nun 101 ve 203 numaralı yasaklanmış tesisler ve kaçmak için inşa edilmiş yapılar kanununa karşı geldiğiniz için suçlu bulundunuz. | Open Subtitles | أنتم مذنبون لخرق قانون آكو 101 و 203 تواجدكم في منشاءة غير مصرحة وبناء غير مصرح لمركبة هروب |
| Eğer Aku'nun kuşatmasında bu savaşçıyı takip edersek aradan sıyrılmamız için gerekli olan dikkat dağıtmayı sağlayabilir. | Open Subtitles | أذا لحقنا بهذا المحارب نحو حصار آكو قد يلهيهم قليلاً و هكذا نتسلل نحن خارجاً |
| Yurdunu düzeltmek ve Aku'nun kötülüklerini bozmak için savaşçının eve dönüş için bir yol bulması gerekiyordu. | Open Subtitles | للعودة إلى وطنه و التغلب على شر آكو على المحارب إيجاد ممراً من الزمن للوصول لمنزله |
| Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
| Sen bir parazitsin, samuray, Aku'nun büyüklüğünü besliyorsun! | Open Subtitles | انت طفيلي ايها الساموراي تتغذى على كرم أكو |
| Bunca yıl boyunca nice masumun Aku'nun gazabına kurban gittiğini gördüm. | Open Subtitles | كل هذه السنوات لقد رايت الكثير من الابرياء يقعون ضحية ل اكو |