| Kadınların sana hayır demesine alışık değilsin, değil mi? | Open Subtitles | انت لم تعتد على ان تقول لك النساء لا, و انت ؟ |
| Kadınların sana hayır demesine alışık değilsin, değil mi? | Open Subtitles | انت لم تعتد على ان تقول لك النساء لا, و انت ؟ |
| Sadece İtalyan modasına alışık değilsin, hepsi bu. | Open Subtitles | أنت فقط غير معتادة على الملابس الإطالية , هذا كل شيء |
| Zengin yemeklerine alışık değilsin. | Open Subtitles | أنتِ فقط غير معتادة على الطعام الفاخر |
| Ekonomi sınıfında yolculuk etmeye alışık değilsin ha? | Open Subtitles | لست معتاداً على السفر بهذا الشكل؟ -أعرف بأنني لا أروقُ لكي |
| Böylesine kusursuz bir doza alışık değilsin tabii. | Open Subtitles | - لكنك لست معتاداً على جرعة نقية. |
| Sen içmeye alışık değilsin. Niye bu kadar zorladın? | Open Subtitles | أنت لست معتاد على الشرب لِمَ شربت أكثر من استطاعتك؟ |
| - Tarihi film çekmeye alışık değilsin. - Sen de değilsin! | Open Subtitles | أنت لست معتادا على التصوير.نقطة- و لا أنت معتاد أيضا- |
| - Çocuklara alışık değilsin o kadar. Alışmak zaman alır. | Open Subtitles | أنت فقط لستى معتادة على التعامل مع الأطفال |
| Muhtemelen ormanda yaşamaya alışık değilsin. | Open Subtitles | ربما أنت لست معتاد على العيش في الغابة |
| Sanırım sende paylaşmaya alışık değilsin. | Open Subtitles | اظن انك لست معتادا على المشاركة |
| - Çocuklara alışık değilsin o kadar. | Open Subtitles | أنت فقط لستى معتادة على التعامل مع الأطفال |