| Özel bir gözetim altındayım, kuşkusuz orada olmaktan memnunum. | Open Subtitles | أنا تحت مراقبة خاصة وأريد ألا يكون هناك أدنى شك |
| "Şu anda örtülerin altındayım, çünkü oturma odasına gitmekten korkuyorum"? | Open Subtitles | - أنا تحت الأغطية لأنني" أخشى الذهاب إلى غرفة الجلوس"؟ |
| Carla'yı iteklemem hataydı, ama son zamanlarda büyük baskı altındayım. | Open Subtitles | اعرفانى مخطئ بدفعى لكارلا ولكنى كنت تحت ضغط شديد |
| Carla'yı iteklemem hataydı, ama son zamanlarda büyük baskı altındayım. | Open Subtitles | اعرفانى مخطئ بدفعى لكارلا ولكنى كنت تحت ضغط شديد |
| Ben hemen altındayım. | Open Subtitles | أَنا تحتك مباشرةً |
| Ağır ateş altındayım! Girmek için başka yol bulmam gerek! | Open Subtitles | أنا أتعرض لإطلاق نار كثيف، عليّ إيجاد مدخل آخر. |
| Sydney'in en yoğun tren istasyonlarından birinin altındayım. | Open Subtitles | أقف الآن مباشرة أسفل واحدة من أكثر محطات "سيدني" إزدحاماً. |
| Sanki sürekli beni izliyor gibi. Etkisi altındayım. | Open Subtitles | إن الأمر أشبه بأنها تُراقبني, إنني تحت تأثيرها |
| Sessiz yıldızların ve karanlık bir gecenin altındayım. | Open Subtitles | أنا تحت النجوم الصامتة في دجى الليل الحالك |
| Bak, yardıma ihtiyacım var... su altındayım! | Open Subtitles | اسمع , أنا بحاجة إلى المساعدة أنا تحت الماء , أسرع |
| Bu tarz şeyler yüzünden gözlem altındayım | Open Subtitles | أنا تحت المراقبة بسسب الإتجـار بهذه الأشياء |
| Şu sıralar Joe Miller davası dolayısıyla büyük baskı altındayım. | Open Subtitles | أنا تحت الكثير من الضغط حالياً بسبب المحاكمة |
| Gözetim altındayım. Yapamam... | Open Subtitles | أنا تحت التجربه , لا يمكن أن أكون كـ |
| Yıllardır baslı altındayım ve O bana asla destek olmadı. | Open Subtitles | كنت تحت الضغوط لسنوات و هي لم تدعمني يوماً |
| Galiba ben de yoğun baskı altındayım. | Open Subtitles | أظن أنني أيضاً كنت تحت تأثير الكثير من الضغط |
| Son zamanlarda çok büyük bir stres altındayım. | Open Subtitles | و لكني كنت تحت قدرا كبيرا من . التوتر في الآونة الأخيرة |
| - Tam altındayım! | Open Subtitles | -أنا تحتك تماماً |
| Ağır ateş altındayım! Girmek için başka yol bulmam gerek! | Open Subtitles | أنا أتعرض لإطلاق نار كثيف، عليّ إيجاد مدخل آخر. |
| Sydney'in en yoğun tren istasyonlarından birinin altındayım. | Open Subtitles | أقف الآن مباشرة أسفل واحدة من أكثر محطات "سيدني" إزدحاماً. |
| Bir vampirin büyüsü altındayım. | Open Subtitles | إنني تحت سحر مصاص دماء |
| Artık özel bakımın altındayım. | Open Subtitles | أنا خاضع الآن لعنايتك الحصرية |
| Ateş altındayım. Onay gelmedi mi daha? Burası pek dost semalar değil, beyler bayanlar. | Open Subtitles | أتعرض لإطلاق نار ألم نحصل على تأكيد بعد؟ |
| David kendini tamamen işine adadı ben de kitabı bitirmek için yoğun bir baskı altındayım her şeyi ona borçluyum. | Open Subtitles | أنت تعرف , ( ديفيد ) لديه كل إلتزاماتالعمل, و أنا أقع تحت ضغط كبير لإنهاء هذا الكتاب وأناأدينلهبأنأبقىسوية. |