Anladığını sanmıyorum. Bunu bir daha yapmayacaksın. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أنك تفهم لا تفعل هذا مرة ثانية |
Evlat, günah çıkartmaktaki amacı Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | أبني، أنا لا أعتقد أنك تفهم الغرض من الأعتراف |
Anladığını sanmıyorum... bir kız arkadaşa sahip olmaktan gelen duygusal yükümlülükler. | Open Subtitles | أنا فقط لا أظنك تفهم المسؤولية العاطفية التي تأني من صديقة. |
Bekâr olarak hayata en baştan başlamanın ne demek olduğunu Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد بأنك تفهمين بأن اكونِ عازبة و بدأ حياتكِ من الأوّل من جديد |
Dediklerinin tek bir kelimesini bile anlamadım. Senin de Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لم أفهم كلمة لعينة مما قلته للتو ولا أعتقد أنك فهمت أيضًا. |
Hayatındaki her şeyi Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنك لم تفهم كل شيء بعد في حيــاتكَ. |
Anladığını sanmıyorum. Bana aldığı silahla vuruldu. | Open Subtitles | لا، لا أعتقد أنك تفهم لقد أطلق عليه النار من مسدس اشتراه لي |
Buradaki amacını Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أنك تفهم الغرض الخاص بك هنا. |
Anladığını sanmıyorum. Bu acil bir durum! | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أنك تفهم هذه حالة طارئة |
Hiçbir şeyi Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أنك تفهم الكثير من أى شئ |
Ne ürettiğini Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنك تفهم ما قمت بإنشائه. |
Şu an besin zincirindeki yerini Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | في هذه اللحظة أنا لا أعتقد أنك تفهم |
Anladığını sanmıyorum... bir kız arkadaşa sahip olmaktan gelen duygusal yükümlülükler. | Open Subtitles | أنا فقط لا أظنك تفهم المسؤولية العاطفية التي تأني من صديقة. |
Senin için yaptıklarımı, sana ne önerdiğimi, ailenin senden beklediğini Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنك تفهم ما فعلته من أجلك ما... ما أعرضه عليك |
- İnsanların bu denli çok sevdikleri kişiyi geri almak için neler yapabileceğini Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد بأنك تفهمين القدره التي يمتلكها الناس ليرجعوا الشخص الذي أحبوه |
Dediklerinin tek bir kelimesini bile anlamadım. Senin de Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لم أفهم كلمة لعينة مما قلته للتو ولا أعتقد أنك فهمت أيضًا. |
Bir dakika. Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | . أنتظر, أعتقد أنك لم تفهم الأمر |
En sonunda yasal olarak evlenebilecek olmanın nasıl hissettirdiğini Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أنك تفهم كيفية شعور أن تستطيع أخيراً الزواج قانونياً. |
Neler olduğunu Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنك تدرك ما الخطب هنا! |
Bak pek Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | . إسمع ، لا أعتقد بأنك تفهم الأمر |
Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أنك تفعل. |
Durumun ciddiyetini Anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد تَفْهمُ كَمْ جدّي هذا. |
Thomas, işin ciddiyetini Anladığını sanmıyorum. İnsanlar ölmüş olabilir. | Open Subtitles | لا اعتقد انك تدرك الجدية في الامر الناس قد يكونون أموات |