| Evet, bir kat aşağı inip arkalarına çıkabilirim. | Open Subtitles | نعم يمكنني الانخفاض للمستوى الأقل ثم اتي من خلفهم |
| Artık arkalarına bir jet bile indirseniz farkına bile varmazlar. | Open Subtitles | انت يمكنك ان تهبط بطائرة خلفهم وهم لن يلاحظون |
| Tablolar değerli değil ve oteller de arkalarına kasa koymuyor. | Open Subtitles | اللوحات لا تستحق السرقة والفندق لا يضع خزنات خلفهم |
| Başlarının üstüne, arkalarına, omuzlarına aldıkları eşyalarını taşıyorlardı. | Open Subtitles | حاملين معهم ما استطاعوا من ممتلكاتهم فوق رؤوسهم أو ظهورهم أو أكتافهم |
| Dağ yamaçlarını arkalarına alarak eskimiş patikalar boyunca uzun mesafeler kat edecekleri bir yolculuğa başlarlar. | Open Subtitles | يديرون ظهورهم عن المراعي الجبليه، عندهم سفر العديد من الأسابيع الطويلة إلى جانب اثار الباليه |
| Sırada arkalarına geçerseniz, sonsuza kadar bekleyebilirsiniz. | Open Subtitles | هذه الأقداح... . قف خلفهم في الصف. |
| Çiçeği tam şuraya, arkalarına koy. | Open Subtitles | ضعي الورود هناك خلفهم |
| Adamlarının buraya gelmesini mi bekleyeceğiz, ve sende onlar ateş ederken, arkalarına mı saklanacaksın.... | Open Subtitles | - ستنتظر حتى يرجع رجالك إلى البلدة ...وتختبأ خلفهم كالفأر بينما يطلقون هم النار |
| arkalarına yanaşıp dikkatlerini çekeceğim. | Open Subtitles | سوف أقف خلفهم لأثير إنتباههم |
| arkalarına geçmeliyiz. | Open Subtitles | لابد ان نبقي خلفهم |
| arkalarına saklanabiliyorum. | Open Subtitles | - يمكنني الاختباء خلفهم |
| Tam arkalarına çıkmalıyız. | Open Subtitles | سوف نكون خلفهم |
| Onları çıkartırız. Sonra da hayatları boyunca arkalarına bakarak yaşarlar. | Open Subtitles | إن أخرجناهم، فسيقضون بقية حياتهم يراقبون ظهورهم |
| Ben de arkalarına sızayım. | Open Subtitles | سالتف خلف ظهورهم |