| Bir celladın arkalarından gelip, başlarının arkasına bir kurşun sıkacağını hiçbir zaman bilmezler. | Open Subtitles | أبدا لا يعرفوا متى الجلاد قد يصعّد خلفهم ويطلق رصاصة على مؤخره الراس. |
| Bir celladın arkalarından gelip, başlarının ensesine bir kurşun sıkacağını hiçbir zaman bilmezler. | Open Subtitles | أبدا لا يعرفوا متى الجلاد قد يصعّد خلفهم ويطلق رصاصة على مؤخره الراس. |
| arkalarından mühendisler geldi, geldikleri gibi de patlamalar başladı. | Open Subtitles | خلفهم يأتى سلاح المهندسين ناسفاً كل ما فى طريقه |
| Takip edemeyiz, arkalarından tüneli yıktılar. | Open Subtitles | لا يمكننا التقدم، لقد نسفوا النفق من ورائهم |
| Evvela arkalarından yaklaşmalısın, ve sonra göğüs tüylerini bir süngerle ıslatmalısın. | Open Subtitles | أولا يجب أن تقلبهم على ظهورهم و تبلل ريش الصدر بإسفنجة |
| Kapıları arkalarından kilitleyip güneye yönelmişler. | Open Subtitles | ثم قفلوا البوابات خلفهم و توجهوا نحو الجنوب |
| Onlar gitti ve arkalarından kapıyı kilitledim. | Open Subtitles | لقد قاموا بالدخولِ وأغلقوا الباب من خلفهم |
| - arkalarından gidiyoruz. | Open Subtitles | ذهبوا للجنوب نحنٌ ذاهبون خلفهم |
| - Efendim arkalarından dolaşıyor. - Onları çıkar tuzağa düşecekler. | Open Subtitles | سيدي إنه يلتف خلفهم - أخرجهم إنهم يسيرون إلى فخ - |
| Patlama, tüneli arkalarından örtecek şekilde ayarlandı. | Open Subtitles | الإنفجار أقام تجويف في النفق خلفهم |
| Selahaddin mutlaka arkalarından gelecektir. | Open Subtitles | صلاح الدين بالتأكيد سيأتى من خلفهم |
| arkalarından koştum ama yetişemedim. | Open Subtitles | ركضت خلفهم ولكنني لم استطع مجاراتهم |
| arkalarından koştum ama yetişemedim. | Open Subtitles | ركضت خلفهم ولكنني لم استطع مجاراتهم |
| Silahşorlar arkalarından saldırı almayı beklemeyecektir. | Open Subtitles | لن يتوقع الفرسان مداهمة من خلفهم. |
| Uzun zaman önce Kızıl Boğa onları kovalayarak yolun altına sürdü onların arkalarından kovalayan Kızıl Boğa, ayak izlerini de sildi. | Open Subtitles | لقد عَبروا أسفل كُلّ الطرق منذ عهد بعيد، وجريَ (الثورَ الأحمرَ)ْ خلفهم وغَطّى آثارَهم |
| "Uzun zaman önce Kızıl Boğa onları kovalayarak yolun altına sürdü..." "...onların arkalarından kovalayan Kızıl Boğa, ayak izlerini de sildi." | Open Subtitles | لقد عَبروا أسفل كُلّ الطرق منذ عهد بعيد، وجريَ (الثورَ الأحمرَ)ْ خلفهم وغَطّى آثارَهم |
| Uzun zaman önce Kızıl Boğa onları kovalayarak yolun altına sürdü onların arkalarından kovalayan Kızıl Boğa, ayak izlerini de sildi. | Open Subtitles | لقد عَبروا أسفل كُلّ الطرق منذ عهد بعيد، وجريَ (الثورَ الأحمرَ)ْ خلفهم وغَطّى آثارَهم |
| Blog girişleri, fotoğraflar, düşünceler, duygular, fikirler, bütün bunlar insanlar tarafından internette açıklanıyor ve arkalarından iz bırakıyorlardı. | TED | مشاركات على المدونات، صور، أفكار، مشاعر، آراء، كل هذه الأشياء عبر الناس عنها على الانترنت، و تركوا ورائهم آثار يمكن تعقبها. |
| Giderken arkalarından kapıyı bile kapatmıyorlar. | Open Subtitles | لايمكنهم حتى إغلاق الباب من ورائهم |
| Sürekli, arkalarından konuştuğumuz insanlardır. Tren ile buraya geliyor iken, senin için üzerine yüz çizilmiş labut demiştim. Ucuzundan bir albino lezbiyen de. | Open Subtitles | هم الذين تنتقدهم وراء ظهورهم كل الوقت اصبع بـ اسنان لقد استوعبتها ، امي |
| Her ikisi de güçlükle hayatlarını kurtardılar o sırada arkalarından gürültülü bir patlama meydana geldi. | Open Subtitles | "كِلا الرجلين بالكاد نجيا بحياتهما حينما وقع إنفجار مُثير خلفهما." |