| Sen cesur bir askersin, savaşmak senin kanında var... ama başıboş ve ilkesizsin. | Open Subtitles | أنت جندي شجاع ومن الواضح أنك من أصل جيد ولكنك عاطل وبدون مبادئ |
| Sen bir askersin. Kaçarsan utanç verici olur tabi. | Open Subtitles | أنت جندي إن خربت الأمر سيكون الأمر محرجاً |
| "yerel bar ve genelevlerden uzak durun ve üstte yazanları hatırla, sen hristiyan bir askersin." | Open Subtitles | تجنب الحانات المحلية والمباغي وقبل كل شيء، تذكر أنك جندي مسيحي |
| Beni dinle! Sen şu an bir askersin! Tamam mı? | Open Subtitles | استمع لى انك جندى الان اريدك ان تاخذ هذا المكعب |
| Yapma, Lippincott! Sen bir askersin! | Open Subtitles | "لا تفعل هذا"ليبنكوت انت رجل عسكري |
| Ama bizi gözeten Tanrıların var olduğuna inanmayacak kadar uzun süredir bir askersin. | Open Subtitles | لكنك كنت جنديا لفترة طويلة لتعتقد أنه ثمة آلهة تحرسنا |
| Sen ölülere karşı savaşan bir askersin, buna saygı duyarım. | Open Subtitles | أنتِ جندية وأنا أحترم ذلك |
| Ama sen, Meksika ordusunda askersin. | Open Subtitles | وأنت على الجانب الآخر جندي في الجيش المكسيكي |
| Sen iyi bir askersin. Emirleri uyguluyorsun. | Open Subtitles | ،كلاّ، أنتِ تفعلين الصواب أنتِ جندي مطيع |
| Sen askersin ve yapman gereken bir işin var. Biriminin iyi bir sıhhiyeciye ihtiyacı var. | Open Subtitles | أنت جندي و امامك مهمة لتقوم بها وحدتك تحتاج إلى جندي طبي جيد |
| Sen iyi bir askersin, Stewart ve anladım ki kardeşin bir savaş kahramanı. | Open Subtitles | أنت جندي جيد يا ستيوارت وأتوقع شقيقك بطل الحرب مثلك |
| Mesela, sen bir askersin. | Open Subtitles | أعني أنك جندي مارينز هل تريد لشخص أن يدخل هنا ـــ |
| Topla kendini, çünkü sen askersin ve daha dayanaklı olmalısın. | Open Subtitles | إسحبْه سوية، لأنك a جندي وأنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ أقسى. |
| Psi-op.'lar için çalışan bir yedek askersin değil mi? | Open Subtitles | أنت جندي إحتياطي تعمل لصالح العمليات النفسية، صحيح؟ |
| Sen bir askersin ve tüm askerlerin aradığını arıyorsun. | Open Subtitles | إنّك جندي و تسعى وراء ما يتعين .على جميع الجنود فعل ذلك |
| Sözünü dinledi çünkü sen bir askersin ayrıca aksanında yardımcı oldu. | Open Subtitles | هي فعلت ذلك فقط لأنك جندي ولديك إشارة في لهجتك |
| Sahadaki bir askersin ve şu an için önemli olan tek şey senin vereceğin karar. | Open Subtitles | أنت جندي في الميدان وهذا كل ما يهم الآن إنه قرارك البصيري |
| Sen çok iyi bir askersin çünkü planları ben yapıyorum. | Open Subtitles | أنت جندى جيد وأيضا شرطي عظيــم لهذا ستتـرك التخطيـط و التفكيـر لى |
| Sen eski bir askersin. | Open Subtitles | أنت رجل عسكري سابق |
| Musa senden gerçeği sakladı ama hala ona sadık bir askersin. | Open Subtitles | حافظ موسى الحقيقة منك، ولكنك تبقى له جنديا مخلصا. |
| Sen askersin tabii. | Open Subtitles | فهمت، انت جندية |
| Teğmen, bu soruyu... görmezden gelme hakkım olduğunu bilecek kadar deneyimli bir askersin. | Open Subtitles | يجب على الجندي عديم الخبرة مثلك، حضرة الملازم، أن يعرف أنني لست مضطراً على إجابة مثل هذه الأسئلة. |
| Anlıyorum. İyi bir askersin. | Open Subtitles | أتفهم ذلك، أنت جنديّ صالح |
| Çünkü bu, senin için işten çok daha fazlası. Sen bir askersin. | Open Subtitles | لأنّه أكثر من عمل بالنّسبة لك، أنت جنديّة. |
| İyi bir askersin. | Open Subtitles | أنت جنديٌ مذهل |