| Aynı yatağı paylaşmayalı o kadar uzun zaman oldu ki. | Open Subtitles | أقصد ,لقد مر زمن بعيد منذ تشاركنا نفس السرير |
| Sonunda ikiniz de Aynı yatağı paylaşıyor olacaksınız. | Open Subtitles | قبل أن تنتهى هذه العطلة سوف تتشاركان نفس السرير |
| Ancak hizmetçilerinizin bana anllattığına göre hâlâ Aynı yatağı paylaşıyormuşsunuz. | Open Subtitles | لكن الخدم أخبروني أنكم ما زلتم تتشاركون نفس السرير |
| Aynı yatağı bırak, nadiren aynı ülkede bulunuyoruz. | Open Subtitles | لقد تواجدنا نادراً في نفس البلد ، ناهيك عن نفس السرير |
| Senin bir kadınla Aynı yatağı paylaşman 13 yaşına kadar annenleydi. | Open Subtitles | المرأة الوحيدة التي تشلركت معها الفراش كانت أمك حتى بلغت سن الـ 13. |
| Beş yıl önce Aynı yatağı paylaştığım Ziva'ya nazaran, öyle. | Open Subtitles | مقارنة بـ(زيفا) التي تشاركت معها الفراش منذ 5 أعوام، أجل. |
| Orson, Aynı yatağı paylaşamazsak, bu, evliliğimizi kötü yönde etkiler. | Open Subtitles | أورسن)، إذا لم نستطع أن نتشارك نفس السرير) فهذا سيؤذي ألفة زواجنا |