| bütün ailem palindromik isimlere sahip: Ana, Ata, Nan, Pop. | TED | عائلتي بأكملها لديها أسماء متقلبة: أمي، أبي، جدي وجدتي. |
| Hayır, akrabalık yok. Benim de bütün ailem kayboldu. | Open Subtitles | كـلا ، لاصلة قرابه بيننا أنا عائلتي بأكملها تائه |
| Eğer bir Starlight Express*'te rol alıyorsam oynuyorsam, bütün ailem gelsin isterim. | Open Subtitles | اذا كنت في بطولة انتاج في معرض ليزر فانا اريد كل عائلتي معي |
| Dayım, kuzenim Alexandra bütün ailem. | Open Subtitles | عمي و ابنة عمي ألكسندرا و كل عائلتي ...سيكونون |
| Tamamı elimizde olsun diye bütün ailem sigaraya başladı. | Open Subtitles | عائلتي كلها اصبحت تدخن فقط لنحصل على المجموعة كاملة. |
| Sen, Robbie ve annen bütün ailem. | Open Subtitles | أنت و(روبي) وأمكِ... عائلتي بأسرها. |
| bütün ailem yürüyemeyen bir adama tapıyor. | Open Subtitles | جميع عائلتي تقدس الأرض لذلك الشاب الذي لايستطيع المشي |
| bütün ailem iri kemikli. Genetik. | Open Subtitles | عائلتي بأكملها يعانون من السمنه المفرطه ، أنه وراثي |
| Ama sanki bütün ailem beni | Open Subtitles | لكن عائلتي بأكملها ..سيروني وكأني نوع ما |
| Ama sanki bütün ailem beni | Open Subtitles | لكن عائلتي بأكملها ..سيروني وكأني نوع ما |
| Kampanyam, evliliğim ve bütün ailem buna bağlı seninkiler de. | Open Subtitles | حملتي، زواجي، عائلتي بأكملها تعتمد على ذلك وخاصتك أيضا |
| bütün ailem burda benimle ve eşim Nava'yla yaşıyor. | Open Subtitles | عائلتي بأكملها تعيش هنا معي وزوجتي نافا. |
| Ayrıca,Teddy ve Shane'e geri dönseydim, bütün ailem sorumlu Michaela olmadığımı sanıp paniğe kapılırdı. | Open Subtitles | (بالإضافة ، إذا وصل هذا الأمر إلى (شاين) و (تيدي عائلتي بأكملها ستذعر . أنني لم أكن (ميكيلا) المسؤولة |
| Galiba bütün ailem tehlikede. | Open Subtitles | اعتقد ان كل عائلتي في خطر انظر. |
| Ray, benim bütün ailem Texas'ta. | Open Subtitles | راي ، لكن كل عائلتي في تكساس |
| - bütün ailem lanetlendi. | Open Subtitles | - ماذا؟ - لقد تم لعن كل عائلتي |
| bütün ailem o çocuk. | Open Subtitles | ذلك الصبي هو كل عائلتي |
| - Benim bütün ailem lanetlendi. | Open Subtitles | -ماذا؟ -لقد تم لعن كل عائلتي |
| bütün ailem buradaydı. | Open Subtitles | أتعلم, عائلتي كلها كانت هنا عادةً من الأفضل أن أكون في غيبوبة لهذا |
| Annemi ve yaşlı kadınları ağlarken gördüm. Bu yaşlı adamlara yalvarıyorlardı. Çünkü bütün ailem kast dışı etmekle tehdit etmişlerdi. | TED | رأيت والدتي وامرأة مسنة تبكي وكانوا يتوسلوا لهؤلاء المسنين لأنهم تلقوا تهديد باستبعاد ونبذ عائلتي كلها . |
| bütün ailem süper bir suya batıp çıkıyor, bana olan tek şeyse ıslanmak. | Open Subtitles | عائلتي كلها حصلت على قدرات في ماء خارق وكل ما حصلت عليه... |
| bütün ailem orada olacak. | Open Subtitles | جميع عائلتي ستكون هناك |