| Bütün kapıları kilitli tut, ödevini yap, fırını ısıt ve Lulu'yu kurabiye kavanozundan uzak tut. | Open Subtitles | أبق كل الأبواب مغلقة و أفعلى واجبك، وسخنى الفرن ولا تتركى لولو في كوخ الحلويات |
| Bütün kapıları ve tuş takımlarını hemen kilitleyin. | Open Subtitles | بطاقات الدخول اغلقوا كل الأبواب ولوحات مفاتيحها، الآن. |
| Bütün kapıları kapatıp, sulama tanklarını açabilirim. | Open Subtitles | يمكنني إغلاق كل الأبواب افتح خزانات الري |
| Bileti olan herkesi içeri aldıktan sonra Bütün kapıları kapatacaklar. | Open Subtitles | بعد أن يدخل جميع الناس الذين معهم تذاكر سيغلقون جميع الأبواب |
| Bütün kapıları çaldıktan sonra hâlâ saygıdeğer olduğum bir yer buldum. | Open Subtitles | عندها، بعد الطرق على كل باب وجدت مكان يقبلني |
| Orası erzak deposudur, ve Bütün kapıları kilitlidir. | Open Subtitles | إنه مجرد مخزن للأغذية كلّ الأبواب تبقى مغلقة دائماً |
| Bütün kapıları tutun. Alarmı çalıştıracağım. | Open Subtitles | غطي كل الابواب سأشغل جرس الانذار |
| Rahatsız edilmeden konuşmak için Bütün kapıları kilitlemeli miyim? | Open Subtitles | هل لا بد أن أوصد جميع الابواب لكى أحظى بمحادثة خاصة ؟ |
| Evans evden ayrılırken Bütün kapıları kilitlediğinden eminmiş. | Open Subtitles | كان " إيفنز " متأكد أن كل الأبواب مغلقة حينما غادر المنزل |
| Aşağı kat biraz iğrenç, bu yüzden yazın burayı tekrardan boyayacağız ve Bütün kapıları değiştiriyorlar. | Open Subtitles | إن المكان كريه هنا في الأسفل مما أضطرنا لإعادة دهان الردهات هذا الصيف و أعتقد أنهم سيغيرون كل الأبواب ، لو لم أكن مخطئ ، مما يجعل المكان أكثر لمعاناً |
| Bütün kapıları kapat! | Open Subtitles | أغلقي كل الأبواب - أغلقي كل الأبواب - حسناً - |
| Bütün kapıları açmıştı... | Open Subtitles | لكنّي ظننتُ أنه قام بتفعيل كل الأبواب الثمانية... |
| Hana ulaşır ulaşmaz, Bütün kapıları kapattı ve haykırdı: | Open Subtitles | عندما وصلوا إلى الحانة أغلقوا كل الأبواب وبكوا ! الجنود الشجعان ! |
| Bu Bütün kapıları açan bir maymuncuk. | Open Subtitles | إنه مفتاح يفتح كل الأبواب. |
| Kelepçeleri çıkarsan bile, Arthur Bütün kapıları kilitledi. | Open Subtitles | , حتى لو أمكنك خلعهم أرثر) أغلق كل الأبواب) |
| Evet, onları aradım ama telefona cevap veren olmadı. Bütün kapıları çalıp komşulara sordum. Hiç kimse bir şey görmemiş, kimse bir şey bilmiyor. | Open Subtitles | لقد طرقت جميع الأبواب والجميع لا يملك أي إجابة لا أحد سمع أو رأى شيئـًا |
| Bütün kapıları açık bırakıyorsun. Her yerde, her zaman. | Open Subtitles | تتركين جميع الأبواب مفتوحة في كل مكان , في جميع الأوقات |
| "Veba bize bulaştı! Eve gidin! Bütün kapıları ve pencereleri kapatın!" | Open Subtitles | " يبدو أن الطاعون سينتشر في المدينة قريباً" " اذهبوا إلى منازلكم في الحال و أغلقوا جميع الأبواب والنوافذ" |
| Kapı anahtarını temizlikçiden yürüttüm ve biri açılana kadar Bütün kapıları denedim. | Open Subtitles | أنا قمت فقط بإنتزاع بطاقة مفتاح من كتيب الخادمة وجرب كل باب حتى إنفتح أحدها. |
| Bütün kapıları teker teker çalıyor. | Open Subtitles | ويضرب على كل باب |
| Artık o öldü. Ben de aramızdaki Bütün kapıları kapatıp bu anahtarla kilitleyeceğim. | Open Subtitles | الآن هو ميت، و عليّ أن أغلق كلّ الأبواب بيننا |
| Bütün kapıları, pencereleri ve perdeleri kapatın. | Open Subtitles | اقفلو كل الابواب والنوافد والستائر |
| Rahatsız edilmeden konuşmak için Bütün kapıları kilitlemeli miyim? | Open Subtitles | هل لا بد أن أوصد جميع الابواب لكى أحظى بمحادثة خاصة ؟ |