| Kanuna olan Bağlılığın adamlarına bağlılığından daha mı az. | Open Subtitles | هل واجبك للقانون أقل أهمية من ولائك إلى هؤلاء الرجال؟ |
| Kurallara Bağlılığın, Arayıcı'yı teslim almakla tehdit edecek kadar büyük mü? | Open Subtitles | هل ولائك شديد جداً لدرجة التهديد بإجبار الباحث علي الاعتراف؟ |
| Ölmüşken bile ona karşı olan Bağlılığın doğru kararı vermeni engelliyor. | Open Subtitles | وحتّى بعد موتها، فإنّ إخلاصك لها يشوش حكمك. |
| İşe geri dönüşün, işine olan Bağlılığın. | Open Subtitles | الطريقه التى رجعتى بها. التزامك فى العمل. |
| Bağlılığın olmadığı sürece, korunman da yok. | Open Subtitles | لن يكون لديكى الحماية اذا لم يكن لديكى ولاء |
| Diğer yanda, karına karşı Bağlılığın çok çok dokunaklı. | Open Subtitles | من الناحية الأخرى ، إن ولاءك لزوجتك قد أثر في بحق سأتولى قضيتها |
| Bağlılığın takdire şayan fakat şu an her şeyi bilmem gerekiyor. | Open Subtitles | ان ولائكِ لجديرٌ بالثناء ولكني بحاجة لمعرفة كل شيء في الحال. |
| Senden Scott'a yönelttiği Bağlılığın. | Open Subtitles | ليُغيّر ولاؤه منك إلى "سكوت" |
| Peki senden yardım istediğimizde senin Bağlılığın neredeydi ? | Open Subtitles | وأين ولائك عندما كنا نحتاج أن تساعدنا ؟ |
| Bana değil de, Örümcek-Adam'a olan Bağlılığın beni kızdırıyor. | Open Subtitles | " هذا يضايقني، ولائك إلى " الرجل العنكبوت وليس إلى صديقك المفضّل |
| Pyongyang'a döneceksin ve Bağlılığın nedeniyle terfi edeceksin. | Open Subtitles | ستُعاد إلى "بيونغ يانغ" وتعزز من تقدير ولائك. |
| Bağlılığın öncelikle bana, değil mi? | Open Subtitles | ولائك الآن هو لي أنا فقط،صحيح؟ |
| Bu insanlara olan Bağlılığın. | Open Subtitles | بسبب ولائك لهؤلاء البشر |
| Katlandığın tüm fedakârlıklarla çocuklarına olan Bağlılığın... | Open Subtitles | "إخلاصك لأطفالك وما يترتب عليه من تضحيات" |
| Bu amaca Bağlılığın tamdı. | Open Subtitles | وكان إخلاصك لهذه القضية كاملاً، |
| - Kafanı vermen konusunda endişeliyim ama ayrıca bu kulübe olan Bağlılığın konusunda da ciddi şüphe içindeyim. | Open Subtitles | - يقلقني تركيزك لكنني أشعر بشك خطير لمستوى التزامك لهذا الملقتى |
| Bildiğin gibi senin Havada Yürüyen'e olan Bağlılığın stüdyonun filme yeşil ışık yakmasındaki en büyük etken. | Open Subtitles | جليّ كما تعرف، التزامك بعمل (إير وولكر)، هو الذي حمس الأستوديو لإعطاء الضوء الأخضر |
| Senin bu şirkete bir Bağlılığın var. | Open Subtitles | الآن انت لديك ولاء لهذه الشركة |
| Şirkete hiç Bağlılığın yok mu? | Open Subtitles | هل لديك حقاّ ولاء للشركة؟ |
| Bağlılığın ve düşkünlüğün için savaşmak istemiyorum. | Open Subtitles | لكنلاأريدالكفاح.. -للحصول على ولاءك أو عاطفتك |
| Bağlılığın nereye onu bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف أين يكمن ولاءك الخاص |
| Bağlılığın bana, Bayan Audrey'e değil. Haksız mıyım? | Open Subtitles | ولائكِ لي , ليس للآنسة أودري , أليس كذلك ؟ |
| Babana Bağlılığın çok dokunaklı ancak bu gözünü karartmış. | Open Subtitles | ولائكِ لوالدكِ أمر مؤثر، ولكنه يعميكِ. |
| Senden Scott'a yönelttiği Bağlılığın. | Open Subtitles | ليُغيّر ولاؤه منك إلى "سكوت" |
| Teğmen, tüzüğümüze olan Bağlılığın kesindir öyle değil mi ? | Open Subtitles | أيها الملازم الأول ولاؤك للشعار مطلق، صحيح؟ |
| Babanın arkadaşlarına olan duygusal Bağlılığın göz önüne alındığında beklenilen reaksiyon. | Open Subtitles | إستجابة متوقعة بناء على إرتباطك العاطفي مع أصدقائك الموتى. |