|   Bana göre bu, Beethoven'ın Beşinci Senfonisi'nin ihtişamını, tek bir kemancının sesini çıkartarak, orkestra Bağlamı dışında ve sadece o kısmı işiterek anlamaya çalışmak gibiydi.    | TED |    بالنّسبة لي، كان الأمر كمحاولة لفهم روعة سمفونية بيتهوفن الخامسة من خلال استخراج موسيقى عازف كمان واحد من سياق الأوكسترا الكاملة و الاستماع إلى جزء واحد فقط.    | 
|   Bu yüzden demokrasi Bağlamı içinde geliştirdiğimiz tüm teknolojiler, ister gazete ister sosyal medya olsun, bize daha fazla iletişim sağlamaya çalıştılar.    | TED |    لذا فجميع التقنيّات التي طورّناها في سياق الديمقراطيّة سواء كانت الصّحف أو شبكات التّواصل الاجتماعيّ، كانت تهدف لتوفير مزيدٍ من التّواصل.    | 
|   Böylece kimliğinizin bağlamını kaybettikçe, paylaştıklarımızın paylaşılan öykünün Bağlamı, içinde yaşadığımız bağlam hale gelmesi önem kazanıyor.    | TED |    لذا ، ونحن نفقد سياق هويتنا ، يصبح من المهم جداً ان ما تشارك به يصبح في سياق الحكايات المشتركة ، يصبح السياق الذي نعيش فيه.    | 
|   Bu öykü, suçlu olabileceğimiz yapısal eşitsizliği veya fakirliği, yani tüm toplumsal Bağlamı siliyor. Göç önündeki engeller de buna dâhil.    | TED |    يخلصنا ذلك من كامل السياق الاجتماعي الذي قد نتهم به بسبب عدم المساواة الهيكلية أو الفقر. أو موانع الهجرة.    | 
|   Söz konusu gerçek problem seti olunca, burada bunun gibi problemler var orada da sadece numaraları ve Bağlamı değiştiyoruz.    | TED |    حينما يأتي الوقت لكي نقوم بحل مجموعة المسائل فعلًا فإن لدينا مسائل كهذه هنا حينما نبدل فقط الأرقام ونغير السياق قليلًا    | 
|   Makine tehditleri şiddetlerine göre ilişkilendiriyor ama Bağlamı işleyemiyor.   | Open Subtitles |    الألـة تربط المهددينّ بالعُنف لكِنها لاتُعالج السياق.   | 
|   Onlar kişisel değildi ve tarihsel bir Bağlamı yoktu.   | Open Subtitles |    لم تكن شخصية ولم يكن لها سياق تاريخي   | 
|   - Sana bağlam gerekiyordu. - Bağlamı biliyorum!   | Open Subtitles |    تحتاجين إلى سياق الكلام أعرف سياق الكلام-   | 
|   - Sana bağlam gerekiyordu. - Bağlamı biliyorum!   | Open Subtitles |    تحتاجين إلى سياق الكلام أعرف سياق الكلام-   | 
|   Ve bu yüzden ilerleme alimlerin, rahiplerin, geleneklerin ve yöneticilerin otoritelerini reddetmeye dayanıyordu. İşte bu yüzden bilimsel devrimin çok daha geniş bir Bağlamı olması gerekiyordu: Aydınlanma, otoriteye bağımlı olmadan insanların bilgi soğurmaya gayret ettiği bir devrim.    | TED |    و لذلك فإن العملية تعتمد على تعلم كيفية رفض سلطة الرجال المتعلمين و القساوسة و التقاليد والقوانين و التي تبرر لماذا الثورة العلمية تحتوي على سياق اوسع : التنوير، الثورة في كيف أن الناس تسعى للمعرفة حاول أن لا تعتمد على السلطة    | 
|   - Bağlamı anlat, kaç yaşındaydın?   | Open Subtitles |    أعطني سياق الجمله , كم عمرك ؟   | 
|   Kaybettin beni. Bir Bağlamı olsun.   | Open Subtitles |    أنت تفقدنى يجب أن تضعها فى السياق   | 
|   Bağlamı öğrenmek için bir ceset daha bulmamız gerekmez umarım.   | Open Subtitles |    لنأمل ألا نجد جثةً أخرى لنعلم السياق   | 
|   Tarihçilere inanabilirsin ancak çoğu Bağlamı es geçip bugünün bakış açısından yazıyor.   | Open Subtitles |    صدّقوا ما شئتم من كتابات المؤرّخين... والتي أغلبها مأخوذ من وجهة نظر حالية بعيدة كل البعد عن السياق الصحيح.   | 
|   - Bağlamı duymadım.   | Open Subtitles |    - لم يسمع السياق.   |