| Bak, bilmem gereken başka şeyler var... ve bu önemli. | Open Subtitles | إسمعي ، هناك شيء آخر يجب أن أعرفه وهو مهمّ |
| - Düşünecek başka şeyler var. - Ne gibi? | Open Subtitles | هناك أمور أخرى يجب النظر فيها مثل ماذا ؟ |
| Kafamda başka şeyler var biliyorsun! | Open Subtitles | لدي أشياء أخرى تشغل بالي أنتِ تعرفين ذلك |
| Sorun değil, yapacağımız başka şeyler var. | Open Subtitles | لاتقلق. لدينا أشياء أخرى يجب القيام بها. |
| Görünüşe bakılırsa aklında başka şeyler var. | Open Subtitles | يبدو بأن "الفتى" لديه أشياء أخرى تشغل باله |
| Chalky, şu anda aklımda başka şeyler var. | Open Subtitles | تشاكي, لدي اشياء اخرى في رأسي الان |
| Yatırımcıya sunduğunuz pakette daha yapmanız gereken bir takım başka şeyler var. | TED | ثم هنالك كساء متكامل من الأشياء الأخرى التي عليك فعلها لتغلف بها هذه الحزمة التي تقوم بعرضها لصاحب رأس المال. |
| Bilmeniz gereken başka şeyler var. | Open Subtitles | أعتقد أن هناك المزيد الذي ينبغي أن تعرفه |
| Yaşamak için başka şeyler var... görev, onur gibi. | Open Subtitles | يوجد أشياءاً أخرى لنعيشُ من أجلها الواجب , والشرف |
| Konuşmamız gereken başka şeyler var. | Open Subtitles | هناك اشياء اخرى علينا ان نتكلم بشأنهـآ |
| - başka şeyler var. | Open Subtitles | و عدا ذلك |
| Biz de o sırada yapabileceğimiz başka şeyler var mı ona bakalım. | Open Subtitles | خلال الوقت الحالي دعونا نرى إن كان هناك شيء آخر لنا لنستمر المعذرة |
| Gidip araştırmasında başka şeyler var mı bakalım. | Open Subtitles | دعنا نرى إذا ما كان هناك شيء آخر في بحثها |
| Belli ki başka şeyler var. | Open Subtitles | بكل وضوح , يجب أن يكون هناك شيء آخر |
| Evet, bir de konuşmamız gereken başka şeyler var. Bir yarış jokeyi için mühim olan şeyler. | Open Subtitles | و هناك أمور أخرى يجبُ أن نناقشها . خاصّة بالمتسابقين |
| Ama yapabileceğimiz başka şeyler var. | Open Subtitles | و لكن هناك أمور أخرى يمكننا القيام بها |
| Yapabileceğimiz başka şeyler var. | Open Subtitles | هناك أمور أخرى يمكن أن نقوم بها |
| Yapacak başka şeyler var. | Open Subtitles | لدي أشياء أخرى أنجزها |
| Sorun değil, yapacağımız başka şeyler var. | Open Subtitles | لاتقلق. لدينا أشياء أخرى يجب القيام بها. |
| Aklında başka şeyler var. | Open Subtitles | لديه أشياء أخرى في باله |
| Aklımda başka şeyler var tamam mı? | Open Subtitles | لدي اشياء اخرى لافكر فيها |
| Önemli olan daha başka şeyler var. Mesela, aile. | Open Subtitles | الأشياء الأخرى هي حتى أكثر أهمية، مثل الأسرة. |
| Bilmeniz gereken başka şeyler var. | Open Subtitles | حسنا,أعتقد أن هناك المزيد الذي ينبغي أن تعرفه |
| Yaşamak için başka şeyler var... görev, onur gibi. | Open Subtitles | يوجد أشياءاً أخرى لنعيشُ من أجلها الواجب , والشرف |
| - korkacak başka şeyler var. | Open Subtitles | - هناك اشياء اخرى لتخشينها |
| - başka şeyler var. | Open Subtitles | و عدا ذلك |
| Yani, ya gerçekten kötü birisin ya da başka şeyler var. | Open Subtitles | . أنا أعنى ، اما أنكى شريره جداً أو أن هناك شئ آخر يحدث |
| Odaklanmam gereken başka şeyler var. | Open Subtitles | لدي أمور أخرى يجب أن أركز عليها. |