Daha da önemlisi berbat bir kart oyuncusu. Bana borcu var. | Open Subtitles | والأهم من ذلك، فهو رديء لاعب بطاقة . انه مدين لي. |
Bu siteyi yöneten sapığın Bana borcu olması iyi oldu. | Open Subtitles | من الجيد أن المنحرف الذي يدير هذا الموقع مدين لي |
116. bölgede bir dirençle karşılaşırsan teğmenlerinin Bana borcu olduğunu hatırlat yeter. | Open Subtitles | إذا قابلتي أي معوقات في 116 فذكريّ ملازمهم أنه مدين لي بخدمة |
Git de Bana borcu olmayan birini soy. | Open Subtitles | اختاري احدا تسرقي محفظته ولا يدين لي بمال |
Şişko Saso'nun Bana borcu var, ama ödemeyi geciktiriyor. | Open Subtitles | ساسو البدين يدين لي بالمال و هو يتأخر في الدفع قليلا |
Evet. Bana borcu var zaten. | Open Subtitles | نعم, أنه مدينٌ لي لأني أخبرت زوجته أنه بطريقه الى البيت |
Seninle birlikte pek çok kişinin Bana borcu var, ancak çok az insan bu borcu ödemiştir. | Open Subtitles | أنتِ والكثير تدينون لى .. لكن أتعلمين ماذا ؟ |
-Bu b*k parçasının Bana borcu var. -Sıranı bekle. | Open Subtitles | ـ هذا القذر مُدين ليّ بالمال ـ أنتظر مع الآخرين |
Joey Nova'nın Bana borcu vardı. Beni Picasso'yla tanıştıracaktı. | Open Subtitles | جوي مدين لي ببعض المال لذا جعلني أتصل بذلك الرجل بيكاسو. |
Hepinizin Bana borcu var. Ve bugün ödeme günü. | Open Subtitles | كل واحد فيكم مدين لي بشيء و اليوم هو يوم الدفع |
İşin bitti, hademeye söyle bunu temizlesin. Bana borcu var. | Open Subtitles | بعدما تنتهون، اجعلوا المُنظف يمسح المكان، فالرجل مدين لي. |
New York'tayken sırtını tıraş etmesine yardım ettiğim onca zamandan Bana borcu var. | Open Subtitles | إنه مدين لي لكل المرات التي حلقت بها ظهره |
Benim için çalışan adamlardan biri içeride Bana borcu olan birini döverken, bir genelevin önünde bekliyordum. | Open Subtitles | في بيت الدعارة، في حين أن الرجل يعمل بالنسبة لي... ... وقد ضرب الرجل الذي مدين لي المال. |
- Adamın Bana borcu vardı. Ödemeyi geciktirdi. | Open Subtitles | الرجل مدين لي بالمال و أهمل الدفع |
Benim adımı söyle. Bana borcu var. | Open Subtitles | الآن، أذكر له إسـمي، إنه مدين لي |
Bana borcu olan birisini gördüm. | Open Subtitles | أرى أحدا يدين لي بعض المال. يا رجل، لا تهرب مني. |
Gidiyorum.Gidiyorum. Ama o serserinin Bana borcu var | Open Subtitles | انا ذاهب انا ذاهب لكن ذلك الشرير يدين لي بالمال |
Gönderdiğim basketbol ayakkabıları yüzünden hâlâ Bana borcu var ve... | Open Subtitles | بوزارة المالية لا زال يدين لي بمعروف كبير لسرقته أحذية كرة السلّة |
- İnsanlar sana minnet borçlu. - İnsanların Bana borcu yok. | Open Subtitles | الشعب يدين لك بالشكر - الشعب لا يدين لي بشيئ - |
Hiçbirinize bir şey borçlu değilim, ayrıca bazılarınızın Bana borcu var. | Open Subtitles | و لستُ مديناً لأيٍّ منكم بشيء بينما بعضكم مدينٌ لي |
Seninle birlikte pek çok kişinin Bana borcu var, ancak çok az insan bu borcu ödemiştir. | Open Subtitles | أنتِ والكثير تدينون لى .. لكن أتعلمين ماذا ؟ |
-Bu b*k parçasının Bana borcu var. -Sıranı bekle. | Open Subtitles | ـ هذا القذر مُدين ليّ بالمال ـ أنتظر مع الآخرين |
Bana borcu olan herifi bulamıyorum. Kafam bozuluyor. | Open Subtitles | لا أستطيع إيجاد الرجل الذي يدينني بالمال ، يا له من ألم |