| Tren istasyonunda canlı yayın ekibi var ve tüm muhabirlerimiz de doğru basın kartı olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | لدي بث حي من كاميرا في محطة القطار واريد التاكد ان كافة مراسلينا لديهم تصريح صحفي صحيح |
| Tren istasyonunda canlı yayın ekibi var ve tüm muhabirlerimiz de doğru basın kartı olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | لدي بث حي من كاميرا في محطة القطار واريد التاكد ان كافة مراسلينا لديهم تصريح صحفي صحيح |
| basın kartı veya izin kağıdımızın olması gerekmez mi? | Open Subtitles | نعم، لكن ألا نحتاج لرخصة أو تصريح صحفي |
| Gayet iyiydi Chambers'ın basın kartı olduğunu duyunca şaşırma numarasını güzel oynadın. | Open Subtitles | عمل رائع، الطريقة التي تظاهرت بها بالتفاجئ عندما تذكرت أن (شامبرز) كان يرتدي تصريحاً صحفياً |
| Düşündüm de siz bana bir basın kartı ve iki binlik verirseniz size haberler gönderirim? - Unut bunu. | Open Subtitles | اعطيني بطاقة صحافة جديدة و الفين دولار و سأحصل علي أشياء جيدة |
| Kadının basın kartı var. | Open Subtitles | لديها تصريح صحفي. |
| Daily Planet'tan bir basın kartı olay yerinde bulundu. | Open Subtitles | (بطاقة صحافة من (الدايلي بلانيت وجد على الموقع مع صورة للسّيد لوثور مع تلك المغنية |