| Çok acı çekiyorum Bay Porter. | Open Subtitles | أنى اعانى الكثير من الألم والمعناه, سيد بورتر. أعلم. |
| Şimdiye kadar birçok katliama şahit oldum, Bay Porter. | Open Subtitles | لقد رايت الكثير من عمليات القتل سيد بورتر |
| Ben cevabımı aldım, Bay Porter. | Open Subtitles | لقد حصلت الان على الاجابة لسؤالي سيد بورتر |
| Ama, Bay Porter, Bir baba olarak yeterliliğinizi değerlendirmek için bir sosyal görevli atıyorum. | Open Subtitles | ولكن السيد بورتر سأقوم بتعيين مراقبه من الخدمه الإجتماعيه لتقييم كفائتك كأب |
| Bayan Antilly başka bir bölgeye taşınınca yerine Bay Porter gelmişti ama sonradan bunun bir talihsizlik olduğu anlaşıldı. | Open Subtitles | السيد بورتر حل محل السيدة آنتيلي التي انتقلت إلى منطقة تعليمية أخرى و كان ذلك أمراً مؤسفاً جداً كما اتضح فيما بعد |
| Şimdiye kadar birçok katliama şahit oldum, Bay Porter. | Open Subtitles | لقد رايت الكثير من عمليات القتل سيد بورتر |
| Ben cevabımı aldım, Bay Porter. | Open Subtitles | لقد حصلت الان على الاجابة لسؤالي سيد بورتر |
| Ama bu burada işe yaramayacak Bay Porter, çünkü ben sadece tek bir şey istiyorum. | Open Subtitles | لكن لن يجدي هنا يا سيد بورتر لأنني أريد شيئاً واحداً فقط |
| Müdahale etmeniz gerek, Bay Porter. | Open Subtitles | حينها سوف يكشف عن وجود دليل دامغ عليك أن تتدخل، سيد بورتر |
| Peki. Bu bilgilendirici sunum için teşekkürler Bay Porter. | Open Subtitles | حسناً ، شكراً لك ن يا سيد بورتر على هذا العرض الغني بالمعلومات |
| Teşekkür ederim, Bay Porter. İyi günler dilerim. | Open Subtitles | شكراُ لك, يا سيد بورتر يوم سعيد |
| Bay Porter bu gazetedeki hikaye çok iyi. | Open Subtitles | سيد "بورتر" كانت مقالة رائعة تلك التي في الجريدة |
| Bütün gerçek bu Bay Porter. | Open Subtitles | هذه الحقيقه بكل بساطه, سيد بورتر. |
| Bay Porter, konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | يا سيد بورتر هل بالإمكان أن أتكلم معك؟ |
| Festival var, Bay Porter. Bertram's'ı hiç bu kadar kalabalık görmemiştim. | Open Subtitles | انه عيد بريطانيا يا سيد بورتر. |
| Bay Porter, genellikle doğru konuştuğunuzu söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | "سيد بورتر" , عادةً هل يمكنك القول بأنك تخبر الحقيقة؟ |
| Bilmiyorum. Bay Porter dün onu odasına çağırdı, | Open Subtitles | لا أعرف السيد بورتر شده إلى داخل مكتبه أمس |
| Justin'den birine bahsetmeliyiz. Mesela Bay Porter'a. | Open Subtitles | علينا أن نخبر أحداً عن جاستين مثل السيد بورتر |
| Bay Porter'la konuşmasına da. Bu yüzden zaman kazanmak istedim. | Open Subtitles | أو أن يتحدث إلى السيد بورتر ولهذا أردت أن أوفر لنا مزيداً من الوقت |
| Bailiff, Bay Porter'ı bu salondan uzaklaştırın. | Open Subtitles | أخرجوا السيد بورتر من قاعة المحكمة |
| Bay Porter. Ben de oynayabilir miyim? | Open Subtitles | يا سيد بوتر , هل أستطيع للعب ؟ |