Ben yaşlı birisiyim. Hayatım boyunca böyle küçük bilgiler topladım. | Open Subtitles | أنا عجوز ، كنت أجمع هذه الحقائق طوال حياتي |
Şimdi Ben yaşlı bir sekreter olduğuma göre, onlar çok gençleştiler. Film çocukları. | Open Subtitles | والآن أنا عجوز ولديهم أطفال السينما |
Sen gençsin, Ben yaşlı ve hasta. | Open Subtitles | أنت شاب و أنا عجوز و مريض |
Senin yanında Ben yaşlı oluyorum. | Open Subtitles | أنا عجوز جداً بالمقارنة بكِ |
Görünüşümü kastetmiyorum. Ben yaşlı ve çirkinim. | Open Subtitles | لا أقصد بالشكل فأنا عجوز و قبيح |
Ben yaşlı ve kırılgan bir adamım. | Open Subtitles | فأنا عجوز وضعيف |
Ben yaşlı, evli ve dul bir kadınım. | Open Subtitles | أنا عجوز متزوجه وأرمله |
Ben yaşlı ve hasta biriyim. | Open Subtitles | أنا عجوز ولست بصحة جيدة |
Ben yaşlı bir aptalım. | Open Subtitles | أنا عجوز أحمق |
Ben yaşlı bir adamım Murph. | Open Subtitles | أنا عجوز يا (مورف) |