| Kızın benden hoşlandığını düşünüyorsan bence şansımı denemeliyim. | Open Subtitles | إذا كنت تعتقد أنها معجبة بي, فمن الواجب أن أظل معها إذا |
| Bazen benden hoşlandığını düşünüyorum. Bazen robot olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | احيانا اعتقد انه معجبة بي احيانا اعتقد انها رجل ألي |
| Bir şeyi anlamış mıyım, bir bakalım. benden hoşlandığını mı düşünüyorsun, Mike? | Open Subtitles | لنرى ما اذا كنت أفهم بشكل صحيح هل أنت معجب بي ؟ |
| Tamam, başına pek çok dert açtım ve ben, ben benden hoşlandığını düşünmedim. | Open Subtitles | أعلم بأنني أسبب الكثير من الدراما وأنا فقط لم أظن أنك معجب بي |
| Biliyorsun, bu ziyaretler bir adet haline gelirse benden hoşlandığını düşünmeye başlayacağım. | Open Subtitles | تفضلي على العين والراس انت تعرفي لو أصبحت هذه الزياره عاده سأبدأ بالظن أنكي معجبه بي |
| Sana benden hoşlandığını mı söyledi? | Open Subtitles | هل اخبرتك انها معجبة بى ؟ |
| Aslında benden hoşlandığını biliyordum-- Ama, evet, beni terketti. | Open Subtitles | لم أكن أعلم أنه معجب بى نوعا ما لكن نعم, لقد انفصل عنى |
| benden hoşlandığını ya da o tür duyguları olduğunu düşünmekten vazgeç. Öyle bir şey yok. Hiç yok hem de. | Open Subtitles | توقفي عن التفكير في أنه معجباً بي أو أشياء من هذا القبيل.أنه ليس معجباً بي |
| benden hoşlandığını bilmek için sevinçten kuduruyorum ve hemencecik konuyu açıyorum. | Open Subtitles | انا سعيد جدا انك كنتي معجبة بي وسأذكر ذلك دائما |
| benden hoşlandığını Mı söylemeye çalışıyor | Open Subtitles | هل تحاول أن تقول أنها معجبة بي |
| Yani benden hoşlandığını... duyduğumda... | Open Subtitles | لذلك عندما سمعت أنك معجبة بي.. |
| Stacy, sınıfımdaki kız Danny'ye benden hoşlandığını söylemiş. | Open Subtitles | أجل ، إذن "ستايسي" هذه الفتاة في صفي أخبرت "داني " أنها معجبة بي |
| Bir arkadaşım benden hoşlandığını söyledi ve aramızdaki her şeyi mahvetmiş olabilirim. | Open Subtitles | ديق لي قال انه معجب بي و أظن انني أفسدت كل شئ |
| Lisenin en güzel yanının, aramızdaki rekabet olduğunu ve benden hoşlandığını söyledi. | Open Subtitles | قال ان افضل امر في المدرسة الثانوية كانتنافسنا،و .. انه معجب بي |
| benden hoşlandığını 10 yıl sonra itiraf ettin. | Open Subtitles | اخذت منك 10 سنوات حتى تعترف اخيرا انك معجب بي |
| Ne de olsa doğum günün. benden hoşlandığını sanmıştım. Sanırım işaretleri algılamada pek iyi değilim. | Open Subtitles | أعتقدت انها معجبه بي أعتقد ان سيء للغايه في اختيار العازبات |
| Geeta benden hoşlandığını söylüyor. | Open Subtitles | جيتا تقول انها معجبة بى . |
| Aynı şeylere ilgi duyduğumuz için benden hoşlandığını söylemiştin ya? | Open Subtitles | أتعرف كيف قلت انك معجب بى -لأننا نحب نفس الاشياء ؟ |
| Clara, Moray'in ofisinden döndüğüm zaman benden hoşlandığını düşünmekle hata ettin. | Open Subtitles | كلارا , عندما ذهبت الى مكتب السيد موراي لقد كنتِ مخطئة عندما ظننتي بأنه معجباً بي |
| benden hoşlandığını biliyorum. | Open Subtitles | أعلـم انه يريدني. |
| benden hoşlandığını hiç bilmiyormuş gibi davranacağım. | Open Subtitles | حقيقة أنك تحبني سأتظاهر بأن هذا الأمر لم يحدث |
| benden hoşlandığını sana söylemedi mi? | Open Subtitles | ألم أقل لك أنها أحبتني ؟ صحيح. |
| Yani, geçen gece bana hala benden hoşlandığını söyledi. | Open Subtitles | كلارك أخبرني البارحة أنه مازال منجذب نحوي |
| benden hoşlandığını belli eden sinyaller veriyor. | Open Subtitles | إنها فقط كانت ترسل لي هذه الإشارات, أنها مهتمة بي. |
| benden hoşlandığını sanmıştım. | Open Subtitles | {\cH318BCB\3cH2A2AAB} توقعته يحمل لي مشاعر |