"benim şansım" - Traduction Turc en Arabe

• فرصتي
• حظي

Sonunda gerçekten büyük bir intikam alabilmem için bunun benim şansım olduğunu biliyordum.
لقد كنت أعلم بأن هذه فرصتي الوحيد لكي أحرز تقدماً كبيراً

Bu yüzden onu, bir çöp gibi kapı önüne koyduğunda bunun onu mutlu etmek için benim şansım olduğunu düşündüm çünkü tüm benliğimi, senin asla yapmadığın bir şekilde ona adayabileceğimi biliyordum.
..وعندما تركتها في تلك الحالة ..وكأنها لا تعني شيء ، رأيت ان هذه فرصتي ..لكي اعيد لها الحياة واسعدها ، وسوف اكرس حياتي

Fark yaratacak bir şey yapmak istediğimi söylüyordum, işte bu benim şansım.
وكنتُ أتحدث بشأن رغبة لفعل شيء الذي من شأنه يُحدث فرقاً وهذه هي فرصتي

Hayır. O benim şansım, tamam mı? Sen bana geri almam için yardım edeceksin.
هذا حظي أنا فقط و سوف تساعديني و تخبريني كيف أسترجعه

benim şansım senin şansını yenebilir mi görmek istiyorum.
أريد أن أري إذا كان حظي يستطيع أن يهزمك

İşte benim şansım da bu.
أه، أرأيت هذا حظي أيها الشخص الأسود

İşte bu benim şansım, oraya gitmeliyim.
انها فرصتي علي الصعود الى هناك

Bu adam benim şansım olabilir!
من الممكن أن يكون هذا الرجل فرصتي

Bu geri dönüp yeniden başlamak için benim şansım.
هذه فرصتي للعودة و البدء مِنْ جديد

Dünyaya gerçekte kim olduğumu göstermek için bu benim şansım.
إنّها فرصتي لأظهر للعالم حقيقتي

benim şansım bile olabilir.
قد تكون فرصتي أنا

Bu benim şansım, anlıyor musunuz?
هذه فرصتي , أترون ؟

-Evet, çünkü bu da benim şansım.
-نعم, لأن هذه فرصتي

Boğazlı kazak sezonunun sonunda boğulmak da benim şansım.
إنه حظي وحسب أن أخنق وأنا بالمؤخرة

Bu benim şansım.
أعني , هذا هو حظي السيئ

Ucube. İşte benim şansım.
إنه أحمق هذا حظي

Bu da benim şansım Hayır. Hayır, hayır, hayır.
أنه فقط حظي لا لم اقصد هذا

Bu da benim şansım. Hayır. Hayır, hayır, hayır.
انه فقط حظي لا 0 لم اقصد هذا

Bu benim şansım, ben doğuştan böyleyim.
إنه حظي ولدت معها

Tam da benim şansım.
إنه فقط حظي , أليس كذلك ؟