"benim için bir şey" - Traduction Turc en Arabe

• شيئاً من أجلي
• شيء من أجلي
• شيئاً لي
• شيء لي
• بشيء من أجلي
• لي شيئاً
• شيء لأجلي
• شيئا بالنسبة لي
• شيئًا من أجلي
• شيئاً لأجلي
• شيئا لي
• شئ لي
• شئ من اجلي
• شيئا من أجلي
• بشيء لأجلي

Hiçbir şey. Eğer siz ünlüler, benim için bir şey yaparsanız.
لا شيء، بشرط أن تفعلوا أنتم أيها المشاهير شيئاً من أجلي

İkinizi rahat bırakacağım. Ama benim için bir şey yap.
سأترككم وشأنكم يا رفاق لكن الآن، إفعل شيء من أجلي

Ben uyku problemi yaşarken, benim için bir şey yapardın anne.
عندما كانت لدي مشاكل بالنوم كانت أمي تفعل شيئاً لي

Bu sabah benim için bir şey yapmanı isteyebilir miyim?
هل يمكن أن أطلب منك عمل شيء لي هذا الصباح؟

Karşılığında benim için bir şey yaparsanız, bu karmaşadan kurtulmanızı sağlarım.
سأساعدكما لأزالة هذه الشوائب عن أسمكما إذا قمتما بالمقابل بشيء من أجلي

Sanırım bir yolunu buldum. benim için bir şey yakmanı isteyeceğim.
أظنني بالواقع عرفت طريقة تسليحه لكن سأحتاجك أن تجلب لي شيئاً

Ya ikinizi de kredi kartı dolandırıcılığından tutuklatırım ya da benim için bir şey yaparsınız.
إما أن أقوم بأعتقالكم لأحتيال البطاقات الإئتمانية أو تفعلان شيء لأجلي

Seni serbest bırakacağım ama öncesinde benim için bir şey yapmalısın.
أنا سوف أعطيك حريتك ولكن أولا يجب تفعل شيئا بالنسبة لي.

Beni çok dikkatli dinlemeni istiyorum, benim için bir şey yapman gerek.
أريدك أن تستمع لي بعناية أحتاج منك أن تفعل شيئاً من أجلي

Sessiz olmamı istiyorsanız benim için bir şey yapmanız gerekecek.
كلاكما يريدني أن ألزم الصمت كلاكما سيفعل شيئاً من أجلي

benim için bir şey yapın ve babanız arabasını ehliyetsiz kullandığınızı öğrenmesin.
أن تفعلان شيئاً من أجلي .. و أباكلن يعرف. بأنكم أخذتم سيارته وأنكم تقودين من دون رخصة.

Ama senden benim için bir şey yapmanı hiçbir zaman istemedim.
لكني لم أرد منك مطلقاً أن تفعل أي شيء من أجلي

Birbirimizi çok iyi tanımıyoruz biliyorum ama sen benim kardeşimsin ve bu benim için bir şey ifade ediyor.
أعلم بأننا لا نعرف بعضنا جيداً ولكن أنتِ أختي .. وهذا يعني شيئاً لي

O yüzden benim için bir şey yapmalısın.
وهذا هو السبببأن أحتاجكِ أن تفعل شيئاً لي.

Örgütün liderini bulmanıza yardım edeceğim ama her zamanki gibi karşılığında benim için bir şey yapmalısınız.
أنا سأساعدك حدّد مكان قيادة سي آر إف، لكن، كدائما، أنت يجب أن تعمل شيء لي بالمقابل.

Bir dahaki gelişinde benim için bir şey yapmanızı istiyorum.
في المرة القادمة التي يأتي فيها، أريد منكِ أن تقومي بشيء من أجلي.

Önce benim için bir şey yapman lâzım.
ليس بهذه السرعة أولاً أنا بحاجة لك لتفعل لي شيئاً

benim için bir şey yapmak istiyorsan burada kal, gitmeni istemiyorum.
إن كنت ترغب بفعل شيء لأجلي فابقى هنا, لا أريدك أن تذهب.

Ayrıca, benim için bir şey yapmak istediğini söylemiştin, değil mi?
والى جانب ذلك ، وقال كنت أردت أن تفعل شيئا بالنسبة لي ، أليس كذلك؟

Onu henüz öldüremem. Önce benim için bir şey yapması gerek.
لا يمكنني قتله بعد، يجب أن يفعل شيئًا من أجلي أوّلًا.

Bunun yerine benim için bir şey yapacaksın.
عوضاً عن هذا يمكنك أن تفعل شيئاً لأجلي سوف تغادر المدينة

Al bakalım. Pekâlâ, şimdi benim için bir şey yapabilir misin?
ها انت ذا حسنا,الان هل يمكنك ان تفعلي شيئا لي ؟

- benim için bir şey yapmalısın. - Bak, beni rahat bırakman gerekiyor.
اريدك ان تفعل شئ لي - انظري , يجب ان تتركيني لوحدي -

benim için bir şey almanı istiyorum.
اريد ان تحضر شئ من اجلي

O zaman sen benim için bir şey yapabilir misin?
إذن اتساءل إن كنت ستفعل شيئا من أجلي

Size kodları verebilirim; fakat ondan önce benim için bir şey yapmalısınız.
أستطيع أن أعطيكم إياها، لكن عليكم أن تقوموا بشيء لأجلي