"bergen'" - Traduction Turc en Arabe

    • بيرغن
        
    • بيرجين
        
    1970 yılında Isdalen, Bergen'de yanmış bir kadın cesedi bulundu. Open Subtitles وفي عام 1970 وُجدت جثة محترقة في "إيسدالن" بمدينة "بيرغن"
    Pope'landık Efendim. Leo Bergen teklifi kabul etmedi. Open Subtitles بوب انتصرت يا سيدي رفض ليو بيرغن الوظيفة
    Dediğim gibi, yarın akşam ne yapıyorsun? Bu sabah Leo Bergen'den haber aldım. Open Subtitles كما قلت، ماذا ستفعلين ليلة الغد؟ كلّمني ليو بيرغن صباح اليوم
    Bergen'in yaklaşık 50 mil dışında. Open Subtitles صحيح على بُعد خمسين ميلاً من مدينة بيرجين
    Haberiniz yoksa, Warren hapiste, Bayan Bergen. Open Subtitles وارين فى السجن سيدة بيرجين لو لم تكونى تعلمى بالفعل
    Kim olduğunun bir önemi yok çünkü Papa Bergen iş üzerinde. Open Subtitles لا يهم من يكون لأن بابا بيرغن سيتولى الأمر
    Leo Bergen olayını örtbas etmelerinin delili. Open Subtitles لدينا شريط يتحدث فيه مع ليو بيرغن عن إخفاء الجريمة
    Çünkü Edgar Bergen'in dizinde oturmam gerekiyormuş gibi görünüyorum. Open Subtitles لأنّني أبدو وكأنّني أجلس على ركبتي ادغار بيرغن.
    8.040 dakikaya kadar uzatmak varken neden 436 dakikada durdunuz. Norveç' te Bergen' den Kirkenes' e Hurtigruten (Norveç cruise firması) ile neredeyse 3000 km' lik kıyı şeridimizi kapsayan ikonik bir yolculuk yapın. TED لماذا تقف عند 436 في حين يمكنكم تمديده إلى 8040 دقيقة بدقيقة وأن تقوموا برحلة أيقونية في النرويج، رحلة سفينة هرتغرتين الساحلية من بيرغن إلى كركينيز، حوالي 3000 كيلومتر، تغطي معظم ساحلنا.
    Bergen Demiryolları kayıt bir programdı. TED كان برنامج سكة حديد بيرغن مسجلًا.
    İçki Portekiz'den Bergen'e gelmişti. Open Subtitles . جاءت الخمور من البرتغال من خلال بيرغن
    Ama gelecek hafta Bergen'de tanıkların bir duruşması olacak. Open Subtitles ولكن في الأسبوع القادم ستكون هناك جلسة استماع لأقوال الشهود في "بيرغن"
    Onu üzmek için Bergen Hill'e kaymaya gittiğimizi de söyleyebilirdim. Open Subtitles بمقدوري القول "ذهبت للتزلج في بيرغن هيل" حيث أنّ ذلك يغضبه.
    Bergen'ın yakınlarındaki metro istasyonundayız. Open Subtitles نحن في محطة المترو بالقرب بيرغن
    Eğer bunu Landrys yapmazsa, Bergen yapacaktır. Open Subtitles إنّ لم يقم بهذا آل (ليندري)، يا (بيرغن ويل).
    Evet, Jerry benden Bergen hakkında ne bildiğimizi sormuştu. Open Subtitles أجل، (جيري) طلب منيّ أن افصح ما لديّنا عن (بيرغن)
    Ruslar North Bergen'dan bir çeteye zorla iş yaptırmaya çalışıyordu. Open Subtitles الروس حاولوا ان يضربوا هذا الطاقم من شمال بيرجين.
    - Az evvel Tom Bergen'le telefonda konuştum. - Öyle mi? Open Subtitles " للتو أغلقت الخط مع " توم بيرجين - حقاَ ؟
    Adam Bergen'de oturmuş espressosunu içip paralarını sayarken adamları işbaşındaydı. Open Subtitles عنده قوانين يديرهاانه في بيرجين... سيبن عنده خبره في جمع المال.
    Bergen'in yaklaşık 50 mil dışında. Open Subtitles على بُعد خمسين ميلاً من مدينة بيرجين
    Süper Ray'in birinci yıl dönümü var... ve Bergen Caddesindeki çizgi romancıda söyleşi var. Open Subtitles إنها الذكرى السنوية لشخصية "راي الخارق" وحصلت على أغنية في شارع "بيرجين"للرسوم الهزلية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus