İnsanlar binlerce yıl boyunca insan zihninin, beyninin, içine bakmayı istemiştir. | TED | أراد الناس رؤية ما بداخل العقل البشري الدماغ البشري، لآلاف السنين |
Bu kocaman bölgede büyük lav tabakaları ve nehirleri binlerce yıl boyunca yandı. | Open Subtitles | عبر تلك المنطقة الشاسعة صفائح و أنهار هائلة من الحمم دامت لآلاف السنين |
binlerce yıl boyunca, Charlamagne'den... | Open Subtitles | العالم ـ لآلاف السنين كل من أمتلك الرمح؛ من شارلمان إلى نابليون |
Biyolojik hikâyelere kulak vermek mantıklı geliyor, çünkü bunlar binlerce yıl boyunca zamana karşı test edilmiş evrimleşmelerdir. | TED | إنه من المعقول أن نعير الإنتباه إلى الحكاية البيولوجية لأنها تمثل تطورًا عبر الوقت مجربًا زمنيًا عبر آلاف السنين. |
Bu çizgi daha önce keşfedilmemiş ve kazılmamış bir mezar taşı ve siz binlerce yıl boyunca bunu gören ilk insanlarsınız. | TED | هذا الشكل المسقيم الخطوط هو مقبرة قديمة لم تكن معروفة أو منقبة، و أنتم أول من يراها من آلاف السنين. |
...ve süper volkan patladığında dünyanın tamamı küllerle kaplanacak ve bütün insanlık binlerce yıl boyunca umutsuz bir şekilde karanlığa gömülecek. | Open Subtitles | عندما ينفجر البركان الكبير، العالم باكمله سيكون مغطى بالرماد و البشرية كلها ستهوى في الظلماء و تختفي لالاف السنين. |
binlerce yıl boyunca tarım ve uygarlık gelişti. | Open Subtitles | إزدهرتٍ الزراعة و الحضارة لآلاف السنوات. |
Kardeşlerimizle yollarımızı ayırıp buraya geldik binlerce yıl boyunca geliştik. | Open Subtitles | افترقنا مع إخوتنا وأخواتنا وجئنا إلى هنا حيث ازدهرنا لآلاف السنين |
Zeus efsanesi binlerce yıl boyunca Yunan dünyasını büyülemiş ve onu en korkulan ve saygı duyulan tanrı haline getirmiştir. | Open Subtitles | كانت أسطورة زيوس تأسر الإغريق لآلاف السنين وجعلته أعظم الآلهة وأكثرهم بأساً |
binlerce yıl boyunca Kuzey Kutup bölgesine kar yağdı. | Open Subtitles | فقد تساقطت الثلوج في القطب الشمالي لآلاف السنين |
Yıldızımız öyle bir harikadır ki binlerce yıl boyunca bu olağanüstü enerji üretimini devam ettirmektedir. | Open Subtitles | انها اعجوبة في نجمنا هذا هو نجح في الحفاظ على هذا المعدل الهائل من إنتاج الطاقة لآلاف السنين |
Bu inanç binlerce yıl boyunca düşünceyi şekillendirdi. | Open Subtitles | و قد شكل هذا المعتقد الفكر الآدمي لآلاف السنين |
İnsanlar binlerce yıl boyunca İA olmadan da geçinip gidiyorlardı. | Open Subtitles | الناس يتوافقون بخير لآلاف السنين بدون الكحوليين المجهولين |
binlerce yıl boyunca göklerde olup biteni ölçme arzusu modern astronominin ve modern uygarlığımızın temellerini atmasına vesile oldu. | Open Subtitles | قبل آلاف السنين تلك الرغبة لحساب ما يحدث في السماء هي التي قادت الى علم الفلك الحديث والى تأسيس أسس الحضارة الحديثة |
Modern tıptan önce binlerce yıl boyunca, insanoğlu hastalıkları tedavi etmek için bitki ve hayvan özlerini kullandı. | Open Subtitles | منذ آلاف السنين قبل الطب الحديث, البشريه كانت تستخدم النباتات و المستخلصات الحيوانيه لعلاج الامراض. |
Bir uygarlıktan diğerine, binlerce yıl boyunca aktarılan bir hikaye. | Open Subtitles | إنها قصة تنتقل من حضارة لأخرى عبر آلاف السنين |
binlerce yıl boyunca Valyria'lılar neredeyse her şeyde dünyanın en iyisiydi. | Open Subtitles | منذ آلاف السنين كانالفالريين.. الأفضل في العالم بكل شيء تقريباً |
binlerce yıl boyunca, Gece Nöbeti, Yabaniler'e karşı Kara Kale'yi savundu. | Open Subtitles | لالاف السنين من خدمة الحراس لقد منعت البوابة السوداء الهمج من الدخول |
Taşların anlattığına göre, binlerce yıl boyunca adadaki insanlar korku içinde hayatlarını geçirmiş. | Open Subtitles | هكذا يخبرونا انه لالاف السنين شعب هذه الجزيرة عاش في خوف |
Ancak öğrendiğimiz bunca şeye rağmen dikkatli düşünerek şunu görüyoruz, büyük, çözülebilir ve ihmal edilen sorunlar üzerinde odaklanarak gelecek binlerce yıl boyunca dünyada inanılmaz bir fark yaratabiliriz | TED | لكننا وبما استطعنا معرفته حتى الآن، بإمكاننا رؤية أنّه من خلال التفكير الحذر وبالتركيز على هذه المشاكل الكبيرة والقابلة للحل والمُهملة، بإمكاننا إحداث تغيير هائل وحقيقي في العالم لآلاف السنوات القادمة. |