| Annem ve ben yunusları severdik... bu bizim birlikte... paylaştığımız birşeydi. | Open Subtitles | أنا وأمي كلانا نعشق الدلافين لذا فهذا كان شيئا مشتركا بيننا |
| Söyleyeyim, bunu hergün yapabildiğine hayret etmem çok kötü birşeydi. | TED | أقول لكم أنه كان شيئا سيئا جدا إلى حد أنني كنت مندهشا لاستطاعته القيام بذلك كل يوم. |
| Görünen o ki, Ganj timsahlarını öldüren toksin, besin zincirindeki bir şeyin, yedikleri balıkların içindeki birşeydi. | TED | لذا، يبدو أنه السم الذي قتل الجاريال كان شيئا في السلسلة الغذائية، شيء ما في السمك الذي يأكلونه. |
| Farkedermi bilmiyorum ama... yaptığın çok iyi birşeydi Megan. | Open Subtitles | حسنا ، اذا كان يهم ،لقد كان لقد كان شيئا فضيعا التي قمتي به ميغان |
| Iıı, şey, demek istediğim, belki onu kızdırdığı birşeyi hatırladı... ya da belki onun yaptığını düşündüğüm birşeydi. | Open Subtitles | حسنا، اه، يعني ربما انه تذكر مدى الغضب انها جعلته يشعر أو ربما كان شيئا كان يعتقد القيام لها. |
| Hep yapmak istediğim birşeydi, ama eski kocam beni uzun yola göndermek istemedi. | Open Subtitles | كان شيئا كنت أريد دائما أن تفعل، ولكن كان زوجي السابق ليس في السماح لي خلع لفترة طويلة. |
| Ama zaten sahip olduğu birşeydi. | Open Subtitles | وتبين انه كان شيئا عنده بالفعل |
| Evet. Öğle yemeğiyle alakalı birşeydi. | Open Subtitles | نعم كان شيئا عن الغذاء |
| Bu durduramayacağım birşeydi. | Open Subtitles | لقد كان شيئا لم استطع ايقافه |
| Ne bilmek istiyorsun? Etkileyici birşeydi. | Open Subtitles | - كان شيئا الساحقة. |
| The Keep adında birşeydi galiba? | Open Subtitles | لقد كان شيئا يدعى "البقاء" |