"bir şey vereceğim" - Traduction Turc en Arabe

• لدي شيء
• لديّ شيء
• عندي شيء
• لدي شئ من
• سأعطيك شيئاً
• لديّ هديّة
• لدي شيئاً من
• أعطيه شيئاً
• سأمنحك شيئاً
• سأعطيك شيء للتعجّب
• سأعطيك شيئًا
• سأعطيكِ شيئاً

Hey, sana bir şey vereceğim.
لدي شيء من أجلك لا يارجل, لا أريد أيّاً من حركات بيدرمان

Peki, sana giyecek başka bir şey vereceğim, 5.
حسنا ، لدي شيء آخر لك أن تلبس ، خمسة. نعم.

Sana çok özel bir şey vereceğim. Yapma ama Howard. Bir daha yemem onu.
أغلقي عيناكِ ، ضعي يداكِ أمامك لديّ شيء خاص لكِ

Baba, gitmeden önce, sana, ufak bir şey vereceğim.
أبي، قبل أن نذهب، عندي شيء صغير لك

Ben de sana bir şey vereceğim.
لدي شئ من اجلك ايضاً

Sana satabileceğin bir şey vereceğim ama soran olursa, onun sana ait olduğunu söyleyeceksin.
سأعطيك شيئاً يمكنك أن تبيعه, و لكن عليك أن تقول أنه ملكك, إذا سألك أي أحد

- Bir dakika. Sana bir şey vereceğim. - Yüzlerindeki heyecanı görmek için sabırsızlanıyorum.
إنتظر دقيقة ، لدي شيء آخر لَك - أنا لا أَستطيعُ الإنتِظار لرُؤية وجوهِهم تضيئُ -

Ben sana sadece bir şey vereceğim.
حسناً, أنا لدي شيء واحد أعطيك أياه.

Sana bir şey vereceğim ama vermeden önce iyi olduğundan emin olmalıyım.
انصت... لدي شيء من أجلك ولكن قبل أن أعطيك إياه أريد التأكد فقط بأنك على ما يرام

Sana bir şey vereceğim. Bir erkeğin silahı olmalı.
لدي شيء من اجلك يجب ان يكون معك سلاح

Size bir şey vereceğim.
لدي شيء لاعطيه لكم

Buraya gelmene çok sevindim. Sana bir şey vereceğim.
إنّي بالواقع سعيد بوجودك هنا، لديّ شيء لك.

Konusu açılmışken gittiğim için sana bir şey vereceğim
بالحديث عن ذلك لديّ شيء لك -لأنّي سأغادر

Sana bir şey vereceğim.
لديّ شيء من أجلك

Jay, sana bir şey vereceğim.
جاي, عندي شيء لك

Ben de sana bir şey vereceğim.
عندي شيء لك بالمثل

- Teşekkür ederim. - Sana bir şey vereceğim.
شكرا لك - لدي شئ من اجلك -

Sana uyuman için yardımcı olacak bir şey vereceğim ve senin durumunu izleyeceğiz.
سأعطيك شيئاً لمساعدتكِ على النوم وسنقوم برصد حالتكِ بعد ذلك , نأمل أن تستيقظي في الصباح منتعشة

- Castle, sana bir şey vereceğim.
-كاسل)، لديّ هديّة لك) . -هديّة لي؟

Sana bir şey vereceğim.
لدي شيئاً من أجلك.

Çünkü şimdi peruktan on kat daha güzel bir şey vereceğim.
لأني الأن سوف أعطيه شيئاً أفضل بعشر مرات من الباروكة

Sana, daha önce kimseye vermediğim bir şey vereceğim.
سأمنحك شيئاً لم أمنحه لأحد أبداً من قبل

Sana şaşacağın bir şey vereceğim.
أنا سأعطيك شيء للتعجّب ..

Bu yüzden sana çıkartamayacağın bir şey vereceğim.
لذلك سأعطيك شيئًا لن تستطيع إزالته أبدًا

Sana kaygılarına iyi gelecek bir şey vereceğim.
سأعطيكِ شيئاً ربما يساعدكِ في تهدئة قلقكِ