"bir şeyler yanlış" - Traduction Turc en Arabe

• هناك خطب ما
• هناك شيء خاطئ
• هناك شيء خطأ
• حدث خطأ ما
• ثمة خطب ما
• ثمّة خطب ما
• شيء ما ليس على
• شئ ما خطأ
• هناك شيء ما خطأ
• وقع مكروه
• هناك شىء خاطىء
• فشلت هذه
• شيئاً ما ليس

O gece Bir şeyler yanlış olsaydı kesinlikle uçmasına izin vermezdik.
لم نكن لنسمح له بالطيران لو كان هناك خطب ما.

Odadaki en az züppe insanlar biz olunca Bir şeyler yanlış gidiyor.
عندما يكون في الغرفة أناسا أقل تكبراً هناك شيء خاطئ بالغرفة

Bir şeyler yanlış. Hissedebiliyorum.
حسناً ، هناك شيء خطأ أستطيع أن أشعر بذلك

Eğer süreç içinde Bir şeyler yanlış giderse, beni parmaklıklar arkasına mı atacaksınız?
إذا حدث خطأ ما في العملية، ثم سوف رمي لي وراء القضبان؟

- Bir şeyler yanlış gidiyor. - İçimde kötü bir his var..
ـ ثمة خطب ما ـ يساورني شعور سيء حيال هذا

Bunu sevmedim. Bir şeyler yanlış.
هذا لا يعجبني، ثمّة خطب ما.

Biraz düşünmem lazım. Bir şeyler yanlış. Bu görmek olamaz.
-لابد أن أفكر ، شيء ما ليس على ما يرام لا يمكن أن يكون هذا هو الإبصار

Burada Bir şeyler yanlış, ama bir kısmı da doğru.
شئ ما خطأ هنا , حتى الان صحيح قليلا .

Bir şeyler yanlış.
هناك شيء ما خطأ

Bir şeyler yanlış ama kim bilebilir
هناك خطب ما لكن من يقول لنا ما هو

Bir şeyler yanlış, onu algılamaz.
هناك خطب ما لا يمكنني أن أشعر بها

Hayır, hayır, bir şey Bir şeyler yanlış.
كلا، كلا.. هناك خطب ما

Bir şeyler yanlış. Neden onu vurmak istediler ki?
هناك شيء خاطئ لماذا يريدون أن يقتلوه ؟

Bir şeyler yanlış gidiyor.
هناك شيء خاطئ من المؤكد أنهم توقفوا

Frenler ciyaklıyorsa Bir şeyler yanlış gidiyor demektir.
إذا الكابحات تئن هناك شيء خاطئ

Bekle, bekle, bekle. Bir şeyler yanlış.
انتظر ، انتظر ، انتظر هناك شيء خطأ

- Tanrım Bir şeyler yanlış.
ـ يا إلهي ، هناك شيء خطأ

Eğer Bir şeyler yanlış giderse, daha büyük sorunlar çıkar.
اذا حدث خطأ ما,فسوف نقع في مشكلة

Ciddiyim. Bir şeyler yanlış.
أنا جاد ثمة خطب ما

Bir şeyler yanlış.
ثمّة خطب ما.

Bir şeyler yanlış.
شيء ما ليس على ما يرام

Bir şeyler yanlış tatlım. İyi hissetmiyorum.
شئ ما خطأ حبيبى لا اشعر انى بخير

Polis Bir şeyler yanlış gidene dek bizi oturtup bekletiyor.
الشرطة أجبرتنا على الجلوس و الإنتظار حتى وقع مكروه

Bekle bir dakika. Bir şeyler yanlış.
انتظر ثانيه ، هناك شىء خاطىء

Bir şeyler yanlış giderse,her seferinde 30 yıl yersin ve hatta hapse girdiğin zaman,en azındanm sana bütün bir aile gibi hizmet ederiz
إذا فشلت هذه العملية ، نحن سَنَحْصلُ على 30 سنة وحتى إذا خدمنا في السجنِ سنحصل على الضرب في السجن ومن العائلة

Bir şeyler yanlış. Hafızası gitmişe benziyor.
حسناً ، هناك شيئاً ما ليس صحيحاً يبدو أن ذاكرتها قد ذهبت