| Yasalara göre bir askerle birlikte olmak istiyorsan onay beklemek zorundasın. | Open Subtitles | قانوننا يوجب الإنتظار ليوافق عليك لتكونِ جندياً |
| Tabii leydim, sabaha gitmiş olacak bir askerle evlenmek isterse? | Open Subtitles | لو أن سيدتي سوف تتزوج جندياً سيغادر في الصباح |
| Evet, karının gerçek bir askerle seviştiğini öğrenince psikopatlaştın, ha ibne herif? | Open Subtitles | أجل، أصبتَ بالجنون... عندما اكتشفتَ أن زوجتكَ كانت تضاجع جندياً بحرياً حقيقياً، أيّها المغفّل ؟ |
| Nanya bir askerle evleneceğimi söylüyor. | Open Subtitles | نانيا قالت أن تاتيانا سوف تتزوج من جندي. |
| Sende bir askerle evleniyorsun. | Open Subtitles | وأنت ستتزوجين أيضا من جندي. |
| Bunun arkasındaki mantık korkunçtur; yaralı bir askerle ilgilenmek, ölü bir askere oranla, daha fazla personel ve kaynak kullanımı gerektirir. | TED | والمنطق وراء هذا الذي هو شنيع، أن الأمر يتطلب المزيد من الإجراءات للعناية بجندي مصاب أكثر من الاهتمام بشخص قد تم قتله. |
| bir askerle çıktığını duydum. | Open Subtitles | سمعت بأنكِ كنتِ تواعدين جندياً |
| Hayır mı? Peki hiç bir askerle karşılaştın mı? | Open Subtitles | ألم تقابلي جندياً من قبل ؟ |
| Peki hiç bir askerle karşılaştın mı? | Open Subtitles | ألم تقابلي جندياً من قبل ؟ |
| - Hayır, Pink soyadlı bir askerle tanıştım. | Open Subtitles | ) -لقد قابلتُ للتو جندياً يدعى (بينك ) |
| İnanır mısın bilemem ama bir askerle değil. | Open Subtitles | أجل، وليس بجندي اذا كنت تستطيع تصديق ذلك |
| Bir imparatorluk kurmaya tek bir askerle başlarsın. | Open Subtitles | لبناء إمبراطورية، تبدأين بجندي |
| Çölde yürüyen yalnız bir askerle açılış yaparız. | Open Subtitles | نفتتح بجندي وحيد يجوب الصحراء |