| eğer 20 katlı bir binayı çimento ve betondan inşa etseydik süreç çimento ve 1,200 ton karbondioksit üretimi ile sonuçlanırdı. | TED | لو بنينا مبنى من عشرين طابق من الاسمنت والصلب، ستُنتج عملية التصنيع من ذلك الاسمنت 1200 طن من ثاني أكسيد الكربون. | 
| Ben de bir binayı yıkarken planları gözden geçirirken, yapıyı incelerken taslaklar çizerken ve patlayıcıları yerleştirirken aynısını düşünüyorum. | Open Subtitles | هذا ما أشعر به عندما أهدم مبنى أدرس الخرائط والمخطوطات ، أتفحص البنية أرسم خطط الهدم ، ازرع الذخائر | 
| Artık herhangi bir binayı yerle bir edecek patlayıcıları var. | Open Subtitles | الآن أنها قد حصلت على متفجرات كافية لمعادلة أي مبنى. | 
| Fotoğraflarla bilgiler topladılar; elle her bir binayı yaptılar. | TED | سيجمعون المعلومات مع الصور، ويقومون ببناء كل مبنى يدويا | 
| 20 katlı bir binayı hesapladık: Kuzey Amerika'da her 13 dakikada yeteri kadar tahta yetiştiriyor olacağız. | TED | حسبنا مبنى من 20 طابق: سننتج خشب كافي في أمريكا الشمالية كل 13 دقيقة. | 
| Ama soru çok katlı modern bir binayı bu prensiplerle nasıl yapacağımızdı. | TED | ولكن كان السؤال المطروح: كيف يمكن أن نبني مبنى متعدد الطوابق مبنى معاصراً لهذه المبادئ. | 
| Birçok dağ inşa ettim, burada size, buluta benzediğini düşündüğüm bir binayı göstereceğim. | TED | لقد بنيت العديد من الجبال، وأنا هنا أحاول أن أريكم مبنى أعتقد أنة يشبه السحابة. | 
| Bahse girerim bu demir adam bir binayı bütünüyle yıkabilecek kadar güçlüdür. | Open Subtitles | أراهن أن الحديد الرجل القوي ويمكنه هدم مبنى بكامله. | 
| Uyuşturucu satıcıları nasıl olur da bir binayı ele geçirir hem de burnunun dibinde. | Open Subtitles | أريد أن اعرف كيف يقوم بائعو المخدرات بالاستيلاء على مبنى سكني تحت نظركم؟ | 
| Rahibelerle dolu bir binayı ayağa kaldırıp arama yapamam. | Open Subtitles | لن نوقظ مبنى ملئ بالراهبات اللواتى يخشين الرجال | 
| Eski bir binayı kullanıyor içinde bir çamaşırhane var. | Open Subtitles | إنه يستخدم مبنى قديم مغسلة نهر الذبابة ، طريق لا جرو | 
| Bu adil değil. Kazayla bir binayı yakıyorsun ve 120 saatlik kamu hizmeti cezası alıyorsun. | Open Subtitles | انت بالخطاء احرقت مبنى وتحصل على 120 ساعة من الخدمة الأجتماعية؟ | 
| Şey, anne aslında kızmalısın çünkü ben tutuklandım ve bazı arkadaşlarım bir binayı mahvetti. | Open Subtitles | حسناً , أمى , أعتقد أنه يجب أن تكونِ غاضبة بسبب اعتقالى ومجموعة من أصدقائى حطموا جزء من مبنى المدرسة | 
| Belki de saldırganın yaşadığı ya da çalıştığı bir binayı belirleriz. | Open Subtitles | قد نتمكن من ايجاد مبنى كان يعمل به المجرم او يعيش فيه ما مدى الوقت؟ | 
| bir binayı yıkmak için yapmanız gereken onu zayıflatmaktır gerisini yer çekimi halleder. | Open Subtitles | كي تهدم أي مبنى عليك أن تضعف البنية التحتية أولا والجاذبية الأرضية ستقوم بالباقي | 
| bir binayı o kadar dert etmenin saçmalık olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنه من غير المنطق أن أهتم بهذا القدر في مبنى | 
| Bu büyüklükte bir binayı vurursa sadece federal bir binayı değil bütün bir bloğu vurmuş olur. | Open Subtitles | هو يستهدف مبنى كبير يجب أن يعمل على الأساس المبنى الفدرالي.. فهو يريد | 
| Yakındaki bir binayı etiketliyordum, ve tam ben çatıdayken ışığınızın açık olduğunu gördüm, ben de bir uğrayıp selam vereyim dedim. | Open Subtitles | كنت ألصق الإعلانات على مبنى بالقرب من هنا وبينما كنت على سطح المبنى رأيت النور مضاءً هنا | 
| Kapının önünde duran bir kadın bana "Burada oturan kız bir binayı havaya uçurup yedi kişiyi öldürmüş" dedi. | Open Subtitles | وكان هناك امرأة في الخارج قالت لي أن الفتاة التي تقطن هنا قد فجرت مبنى وقتلت سبع أشخاص | 
| Orada durup bir binayı okşayarak konuşamazsın. | Open Subtitles | نعم, أنا متأكد لا يُمكنك البقاء هُنا لتتحدث مع مبنى و تُلاطفه |