| Buraya geri dönmen yanlış bir hareketti, Eddie. | Open Subtitles | لقد كانت حركة غبية لعينة منك يا إيدي أن تعود إلى هنا |
| Demeye çalıştığım şey ki belki de bazı şeyleri fazla basitleştiriyorum ama bence 9 Eylül saçma bir hareketti. | Open Subtitles | أعتقد ماأقوله هو, وربما أنه مبالغة في تبسيط الأشياء.. لكنني أعتقد أن أحداث 11 سبتمبر.. كانت حركة تافهه |
| İncitici bir hareketti, geri alabilmeyi çok isterdim. | Open Subtitles | كانت حركة لئيمة أتمنى أن كان بأستطعتي أسترجاعها |
| Buenos Aires şehrinde yaptığımız bu hareket, iki aylık bir parti için çok ama çok cesur bir hareketti. | TED | كانت خطوة جريئة جدًا بالنسبة لحزب عمره شهران في مدينة بوينس أيريس |
| Sokakta karşına o şekilde çıkmam, aptalca bir hareketti. | Open Subtitles | لقد كانت خطوة غبيةً منى أن أظهر لك هكذا فى الشارع, |
| Jimmy, bu siz oyuncak ayı müzesinin keyfini çıkarabilmeniz için yaptığım özverili, kahramanca bir hareketti. | Open Subtitles | جيمي , لقد كان تصرفا بطوليا كان بامكانك الاستمتاع بوقتك في متحف دمى الدب. |
| Tüm kekleri okula bağışlamak senin için çok zekice bir hareketti. | Open Subtitles | لقد كانت حركةً كريمةً جدا منك بمنحنا قطع الكعك هذه |
| Salakça bir hareketti. Bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | كان تصرفاً غبيّاً جداً , لن أكرره مرة أخرى أبداً |
| Öylece beklemem bile hıyarca bir hareketti. | Open Subtitles | لا ، أنت محق لقد كانت حركة حمقاء أن أتوقف عن الكلام هكذا |
| Ve burada, işte, piknik alanımızı kapatmak hıyarca bir hareketti. | Open Subtitles | ,وأنت في العمل اقفال ساحة الاستجمام كانت حركة غبية |
| Bana o gece neler olduğunu bilmiyorum. Kaltakça bir hareketti. | Open Subtitles | لا أعرف ماذا جرى لي هذه الليلة كانت حركة بذيئة للغاية |
| Gerçekten müthiş bir hareketti. Ters dönmüştü. | Open Subtitles | لقد كانت حركة عظيمة منه لقد كان معكوس |
| Çünkü bir acemiden beklenecek salakça bir hareketti ve soruşturmamı tehlikeye atabilirdin. | Open Subtitles | -و كيف يخصكِ هذا الأمر؟ - لأن هذه كانت حركة مبتدئ مغفل , و لكانت ستعرض تحقيقي للخطر |
| Belki de platonik bir hareketti. | Open Subtitles | لذا ربما هذه كانت حركة أفلاطونية |
| Benim insanlara ne kadar zor güvenen biri olduğuma karar verdikten sonra bu senin için bayağı cesaretli bir hareketti. | Open Subtitles | حسناً، بالنظر إلى أنّنا توصّلنا إلى أنّني أعاني ،من الاعتماد على الناس كانت خطوة جريئة من طرفك |
| Riskli bir hareketti. - Hayır! | Open Subtitles | لكنكِ لم تجعليني انتظر طويلاً لقد كانت خطوة خطرة |
| Bugün yaptığın cesur bir hareketti. | Open Subtitles | لقد كانت خطوة جريئة منك اليوم. |
| Hiç kuşkusuz, delice bir hareketti. | Open Subtitles | أعترف أنه كان تصرفا جنونياً |
| Seni asla terk etmemeliydim. Bu tamamen ahmakça bir hareketti. | Open Subtitles | ما كان ينبغي ان اغادر لقد كانت حركةً غبية |
| Evet, çok aptalca bir hareketti, Herman. Senin neyin var? | Open Subtitles | آجل لقد كان تصرفاً أحمقاً "هيرمـان ماذا بك ؟ |
| Hayatını tehlikeye atması gerçekten cesurca bir hareketti. - Özgecil. | Open Subtitles | كان تصرفًا شجاعًا حقًا مُخاطرته بحياته، عدم إيثار النفس |
| Kamyonun önünde öyle duruşun riskli bir hareketti. | Open Subtitles | وكانت تلك خطوة محفوفة بالمخاطر التي أجريتها، يقف أمام الشاحنة من هذا القبيل. |
| Tamamen yavşakça bir hareketti ve eğer kızdıysan, sana kesinlikle hak veririm. | Open Subtitles | كان خطوة غبية وان كنت غاضبا مني أتفهم ذلك تماما |