"bir hastanın" - Traduction Turc en Arabe

    • مريض
        
    • أحد المرضى
        
    • المريض
        
    • لمريض
        
    • مريضًا مختلًّا
        
    Aslında beni en çok mutlu edecek şey, arkasından benim gelip onu kontrol etmeyeceğimi bilerek bir hastanın odasına girmesini izlemektir. Open Subtitles في الواقع لاشيء سيجعلني أسعد من مشاهدته يمشي لغرفة مريض بدون الشعور انه لابد لي من الدخول بعده ومراجعة كل شيء
    Düşmesi ya da bir hastanın onu itmesi arasında fark yok. Open Subtitles الان اذا ماكانت وقعت او مريض مختل دفعها لم يعد يهم
    Burada ameliyat geçiren bir hastanın sıfırdan örneği var ve sonra kemoterapi alıyor. TED هذا مثال عن أحد المرضى الذي خضع لجراحة عند النقطة صفر، ثم خضع لعلاج كيميائي.
    Bir doktor, hastaneye ziyaret için bir hastanın köpeğini getirebilir mi? Open Subtitles أيستطيع طبيب إحضار كلب أحد المرضى للمستشفى لزيارته؟
    Yani yapılması gerekeni okulda değil çalışırken ya da bir hastanın kendisiyle hangi şekilde ilgilenmesi gerektiğini anlatması sonucu öğreniyor. TED وهذا يعني أنهم اجتازوها ومضوا قدمًا، أو انتهى المريض من تضييع وقته وهو يحاول أن يعلم الطبيب كيف يعتني بهم.
    Defibrilatörler uzaktaki bir doktorun bir hastanın buna ihtiyacı olması halinde kalbe şok vermesine imkan veriyor. TED أجهزة تنظيم ضربات القلب تمكن الطبيب لإعطاء صدمة للقلب عن بعد في حالة احتاج المريض لها.
    Burada gördüğünüz, kronik (sürekli) ağrılı bir hastanın beynindeki yolların (aktifleştirici sinir yapılarının) öne çıkarılmış halidir. TED ما ترونه هنا هو، قمنا بإختيار مسارات الدماغ لمريض بالألم المزمن
    Polisin rahatsız bir hastanın sadece saatler önce kaçtığını söylediği olay mahallindeyim. Open Subtitles أوافيكم من موقع الحدث حيث تفيد الشرطة بأنّ مريضًا مختلًّا هرب من ساعات
    Kalemi aline alıp kalbe doğru yaklaştırıyor, kalbe dokunuyor, ve yaşayan bir hastanın kalp atışlarını hissedebiliyor. TED والقلم يقترب الان من القلب وها هو يضعه على القلب والان اصبح يستشعر دقات قلب مريض على قيد الحياة
    Burada belden aşağısı felç olan bir hastanın bu dış iskelet yardımı ile gerçek anlamda yürüdüğünü görebilirsiniz. TED هذا مريض مشلول يمشي بواسطة ربطه بهذه الهياكل الخارجية.
    Böylece, her bir hastanın, ilacı optimum etki için nasıl kullanacağını bilmesini sağlamak, inovatörler açısından bugüne kıyasla çok daha cazip hâle gelecek. TED لذلك سيكون لدى المبتكرين حوافز أقوى مما لديهم الآن للتأكد من أن كل مريض يأخذ الدواء يعرف بالضبط كيف يأخذها لتحقيق التأثير الأمثل.
    Size burda göstereceğim şey, bir hastanın kalçasından alınan kök hücreler. TED وما سأريه لكم هنا هي استئصال خلايا جذعية من مفصل ورك مريض
    Biz çıkmadan önce ölmek üzere olan bir hastanın odasına gitti TED وقبل أن نغادر، ذهبت إلى غرفة مريض يحتضر.
    Doktor Thredson, görevinizin mahkeme için buradaki tek bir hastanın akıl sağlığına dair bir öneri mektubu yazmak olduğunu hatırlatayım. Open Subtitles عملكَ هنا هو أن تكتب تقريراً للمحكمة فيما يتعلق بشأن جنون أحد المرضى
    Ben, durum raporlarının bir kısmını inceledim ve içlerinde normal ve mantıklı davranan bir hastanın olduğunu gördüm. Open Subtitles لقد كنت أراجع على تواريخ بعض الحالات ، وإكتشفت مرة في حينها ... ومررت بحالة أحد المرضى أنه يتصرف بطريقة عقلانية وطبيعية
    Tedavi etmek için bir hastanın evine gitmiştim. Open Subtitles ذهبتُ إلى منزل أحد المرضى من أجل مشروعي
    Burada bir hastanın ölümünü soruşturmak için bulunuyoruz. Open Subtitles نحن نحقق فى وفاة أحد المرضى.
    Örneğin, şuanda bir hastanın gece gezinme sıklığı ile onun günlük diyet ve aktiviteleri arasındaki ilişkiyi inceliyorum. TED على سبيل المثال، حاليًا اختبر العلاقة المتبادلة بين تكرر تجوال المريض ليلًا ونشاطه اليومي ونظامه الغذائي.
    Barraquer bir hastanın korneasını kesip sıvı nitrojenin içine atarak işleme başladı. TED لقد بدأ باراكير بحفّ مقدمة قرنيّة المريض وغمرها في محلول النتروجين.
    Tıp kariyerim boyunca bu kadar ciddi bir taşikardisi olan bir hastanın hastaneden ayrıIdığını görmedim. Open Subtitles لم يسبق لي أن سمحت لمريض بعدم انتظام دقات القلب بهذه الخطورة أن يخرج من المستشفي
    bir hastanın ölümüne ve yaralanmasına sebep olursanız dava Memorial adına açılacaktır. Open Subtitles إن تسببت أفعالك في إلحاق الضرر أو الموت لمريض فسيكون إسم المستشفى على عريضة الدعوى
    Polisin rahatsız bir hastanın sadece saatler önce kaçtığını söylediği olay mahallindeyim. Open Subtitles أوافيكم من موقع الحدث حيث تفيد الشرطة بأنّ مريضًا مختلًّا هرب من ساعات.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus