| New York'taki konservatuardan bir mektup aldım. | Open Subtitles | لقد تلقيت رسالة من معهد الموسيقى في نيويورك |
| Daha bu sabah kardeşimiz Mary'den bir mektup aldım. Keyifsizmiş. | Open Subtitles | لقد تلقيت رسالة من أختها ماري هذا الصباح |
| bir mektup aldım. Akşam yemeğine burada olacak, 8:00'de efendim. | Open Subtitles | لقد تلقيت رسالة ، سوف يكونان هنا عند موعد العشاء |
| Sonrasında bu beyefendiden bir mektup aldım. | TED | ومن ثم وصلتني رسالة من ذلك الرجل المحترم .. |
| Çocuğumun cep telefonu şirketinden ilginç bir mektup aldım. | Open Subtitles | حصلت على رسالة مثيرة للاهتمام من ناقل هاتف خلوي لابني |
| Kadın doğum uzmanınızdan bir mektup aldım. | Open Subtitles | لدي رسالة هنا من أخصائي التوليد الذي تراجعينه |
| Sevgili baba, dün Frances ve Florence'dan bir mektup aldım. | Open Subtitles | أبي الغالي : أنا تلقيت رسالة من فرانسيس و فلورنس بالأمس |
| 16 yaşındayken annemin eski bir dostundan bir mektup aldım. | Open Subtitles | تلقيت رسالة من صديقة قديمة لوالدتي وهذه الرسالة كانت تحتوي على تاريخ عائلتي |
| Bu sabah Savaş Ofisi'nden bir mektup aldım. | Open Subtitles | حسنٌ، تلقيت رسالة من .وزارة الحرب هذا الصباح |
| Bugün ondan bir mektup aldım. Eğer kabul edersem her şey hazırmış. | Open Subtitles | لقد تلقيت رسالة منه فى اليوم التالى و كان كل شئ سيكون معداً إذا أردت |
| Bu sabah beni çok şaşırtan bir mektup aldım. | Open Subtitles | لقد تلقيت رسالة هذا الصباح، وقد ادهشتني بشكل كبير |
| Evi boşaltılan kızkardeşimden bir mektup aldım. | Open Subtitles | لقد وصلتني رسالة من أختي التي أجلوها عن منزلها. |
| Babandan bir mektup aldım. Lodra'ya bir ziyarete geliyormuş. | Open Subtitles | لقد وصلتني رسالة من والدك يقول فيها أنه يزور لندن |
| Geçen hafta bir mektup aldım hapishanenin fazla dolu olduğundan falan bahsediyordu. | Open Subtitles | حصلت على رسالة الأسبوع الماضي شيئا ما عن السجون المكتظة |
| Sonra bir gün ondan bir mektup aldım. | Open Subtitles | وفي إحدى الأيام، حصلت على رسالة منه |
| Bayan Elder'la tanışma zevkini asla tadamadım ama ondan bir mektup aldım. | Open Subtitles | -شكرا لك انا لم اتشرف بلقائها ولكن لدي رسالة منها |
| Geçen hafta Bella Teyzeden bir mektup aldım. | Open Subtitles | لقد وصلنى خطاب من العمة بيلا الأسبوع الماضى |
| Bayan Teresa'dan kasabın ne kadar sıklıkta geldiğini soran bir mektup aldım. | Open Subtitles | وصلني خطاب من السيدة (تريسا) تريد أن تعرف بماذا نطلق على الجزار وإجابتي أبهرتها. |
| Hükümetten bir mektup aldım. | Open Subtitles | إستلمت رسالة من الحكومة |
| İsviçre'de bir bankadan adıma 100 milyon sterlin yatırıldığına dair bir mektup aldım. | Open Subtitles | لكني استلمت رسالة من مصرف في سويسرا انه لدي ايداع في رقم حساب |
| Sanırım onu ikna ettim çünkü, ertesi gün davranışlarından dolayı özür dilediği ve nişanımızı bozduğunu söylediği bir mektup aldım. | Open Subtitles | لكني ظننتُ بأني أستطعت التأثير بها لأن في اليوم التالي تلقيت رسالةً تعتذر فيها عن تصرفها |
| Eskiden Bayan Crawley'nin yanında çalışan Bayan Bird'den bir mektup aldım. | Open Subtitles | لقد تلقيتُ رسالة من السيدة "بيرد"، التي كانت تعمل لدى السيدة "كراولي" |
| Fazla geçmeden, psikoloji bölümünden mezun olmak üzere olan genç bir kızdan bir mektup aldım. | Open Subtitles | لم يمضِ وقت طويل ، حتّى تلقّيتُ رسالة من امرأة شابة، تدّعي أنّها طالبة دراسات عليا في علم النفس |