| Sonradan anlaşıldı ki olay, çocukların oynadığı bir oyundan fazlası değilmiş. | Open Subtitles | حسناً ، لقد تبين الامر أنه لاشيء سوى أنها مجرد لعبة سخيفه كانوا يلعبونها . أنهم أبرياء بدون شك |
| Sen ve ben hayatlarımızı tehlikeye atıyoruz ama bu sadece bir oyundan ibaret. | Open Subtitles | أنتِ وانا، لقد وضعنا أنفسنا على ذلك النمط، ولكنها مجرد لعبة |
| Yani bunlar senin için bir oyundan mı ibaretti? | Open Subtitles | اذا كانت هذه مجرد لعبة بالنسبة لك؟ |
| Aşkın ise, onun için bir oyundan farkı yoktur; | Open Subtitles | الحب ليس أكثر من مجرد لعبه بالنسبة له |
| Yağma yalnızca bir oyundan ibaret. | Open Subtitles | الهجوم هو مجرد لعبه |
| #Aşk ikimiz için bir oyundan daha fazlası # | Open Subtitles | # الحب هو أكثر من مجرد لعبة لأي شخصين # |
| Onun için her şey bir oyundan ibaret. | Open Subtitles | هذه مجرد لعبة لها |
| O bir oyundan daha fazlası. | Open Subtitles | كانت أكثر من مجرد لعبة |
| Onun için bunlar bir oyundan farksız. | Open Subtitles | مجرد لعبة بالنسبة له |
| Sen bunları bir oyundan ibaret sandın tabii. | Open Subtitles | ! هل اعتقدت بأنها مجرد لعبة |
| Hepsi bir oyundan ibaret. | Open Subtitles | إنها مجرد لعبة |