"bir sebebim yok" - Traduction Turc en Arabe

• لا أمتلك سبباً
• لدي أي سبب
• ليست لدي دوافع
• ليس لدي سبب
• ليس لدي سبباً مقنعاً
• أملك سبباً

Sana verecek iyi bir sebebim yok.
لا أمتلك سبباً جيداً لأعطيه لكِ

Bu salondaki kimseye yalan söylemek için bir sebebim yok.
تقول الحقيقة؟ ليس لدي أي سبب للكذب على أي شخص في القاعة

Artık seninle yarışmak için bir sebebim yok.
ليس لدي أي سبب لأتبارى معك بعد الآن

Len'i öldürmek için bir sebebim yok.
ولماذا أفعل هذا؟ ليست لدي دوافع "لقتل "لين

Len'i öldürmek için bir sebebim yok.
ليست لدي دوافع "لقتل "لين

Buraya kadar geldiğime göre, artık düşmanın olmak için bir sebebim yok.
، الآن بعد جئت لهذا الحد ليس لدي سبب لأن أكون عدوك

Buraya tekrar gelmek için fazla bir sebebim yok.
حسناً ليس لدي سبباً مقنعاً للعودة إلي هنا بعد الآن

Yani çalışmak için bir sebebim yok.
هل مستوعب بأنني لا أملك سبباً للعمل الآن

Üstelik karımı incitmek için bir sebebim yok.
وليس لدي أي سبب لإيذاء زوجتي

Evet, biliyorum, vaskülit olması için bir sebebim yok.
نعم، أعلم ليس لدي سبب لأفكر في التهاب الأوعية

Yerel haberlerde spikerlik yapamıyorsam yaşamak için bir sebebim yok demektir.
إذا لم أستطع تقديم الأخبار المحلية ليس لدي سبب لأعيش

Kız kardeşinin, bana ya da amaca karşı bağlılığından şüphe etmem için bir sebebim yok.
لا أملك سبباً للتشكيك في إخلاص شقيقتك لي وللقضية.

- Aksi için bir sebebim yok.
لا أملك سبباً لأن لا أثق به