"bir senatör" - Traduction Turc en Arabe

    • سيناتور
        
    • عضو مجلس الشيوخ
        
    • عضو مجلس شيوخ
        
    • لعضو
        
    • عضو بمجلس الشيوخ
        
    • عضو في مجلس الشيوخ
        
    • عضو كونجرس
        
    • حزب السيناتور
        
    • سيناتوراً
        
    Bir zamanlar bir rodeo palyaçosu ile yatmıştı ama adam şimdi bir senatör. Open Subtitles لقد عاشرت مرّة مهرّج في .. سيرك رعاة بقر ولكنه أصبح سيناتور الآن
    Çünkü eğer bir senatör ofisinde ölürse özel seçime gidilir. Open Subtitles لأنه حينما يموت سيناتور في المكتب يطلق ذلك انتخابات خاصة
    Diyelim ki, bizi destekleyen bir senatör klonladık, sonra vazgeçti. Open Subtitles لنفترض أنّنى نسخة من عضو مجلس الشيوخ سيوافق على تقديم الدّعم لنا، ثمّ لا
    Tütüne karşı sert olması gereken bir senatör. Open Subtitles عضو مجلس الشيوخ الذي من المفترض أن يكون قاسياً على التبغ.
    Biliyor musunuz, bence harika bir senatör olacak. Open Subtitles اتعلم , اعتقد بأنه سيكون عضو مجلس شيوخ رائع
    - bir senatör. Sanırım Montana'dan. Open Subtitles علي ما اظن عضو مجلس شيوخ عن دئره مونتانا
    bir senatör öldüren adam için çok az. Open Subtitles انه مبلغ قليل نظير قتله لعضو المجلس
    Babam bir senatör. Sizin gibi insanlardan bir bok almak zorunda değilim. Open Subtitles إنّ والدي عضو بمجلس الشيوخ ليس عليّ تحمّل الهراء الصادر من أشخاص مثلكم
    Ve böylece, dostlarım, bir vatandaşınız ve bir senatör olarak seçimler sonucunda sizi kutlamak bana büyük zevk veriyor. Open Subtitles وهكذا , يا أصدقائي , كل عضو في مجلس الشيوخ والمواطنين يطيب لي أن أهنئ نتائج هذه الانتخابات
    Çok başarılı bir senatör olmalısın. Open Subtitles عضو كونجرس ناجح جداً أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ.
    İki saat içinde bir senatör geliyor. Her zamankinden istiyorlar. Open Subtitles حزب السيناتور سيحضرون بعد ساعتين، يريدون المعتاد
    Çünkü bir senatör KDY'nin geri çekilmesi için çok uğraşıyor. Open Subtitles لأن سيناتوراً معينة عملت جاهدة لإبطال مرسوم قانون تسجيل المقتصّين
    Doc Durant'ten rüşvet aldığına dair ifade verecek bir senatör var. Open Subtitles لدي سيناتور و الذي سيشهد بأنه أخذ رشاوى من الدكتور دورانت
    bir senatör, bir menajer ve dalgalı saçlı bir sarışın. Open Subtitles سيناتور ، ووكيل ، وفتاة شقراء ذاتشعرمجعد.
    bir senatör 20 dakika içinde bize 57 kez hakaret eden bir konuşma yaptı. Open Subtitles سيناتور آخر أصدر بيانا أهاننا 57 مرة في مدة 20 دقيقة
    O Başkan Vekili, bende bir senatör yardımcısını tutukladım. Open Subtitles إنه مدير العمليات وأوقفت للتو مساعد سيناتور
    Oh, bunu Vermont'a yuva diyen bir senatör mü söylüyor. Open Subtitles أوه، هذا من عضو مجلس الشيوخ الذي يدعو بـ بيت فيرمونت.
    Ben bir senatör ve karısını ağırlayacağım ki bu da basın mensupları demek oluyor. Open Subtitles أنا سَأستقبل عضو مجلس الشيوخ وزوجته، الذي يَعني تغطية صحفيةَ.
    Washington'da bozulmuş bir senatör. Aslen Eastwick'li. Rüşvetlerden, komisyonlardan ve çetelerden konuşuyoruz. Open Subtitles وهو من ايستويك وصدف انه عضو مجلس شيوخ فاشل ونحن نتحدث عن الرشاوى والمؤامرات
    Adalet Komisyonundan adayımı kabul ettirecek bir senatör bulmam lazım. Open Subtitles ‫أحتاج إلى عضو مجلس شيوخ ‫ضمن لجنة السلطة القضائية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus